Peyami Safa kimdir?
Servet-i Fünun dönemi şairlerinden İsmail Safa’nın oğlu olan Peyami Safa, Sivas’a sürgün olarak gönderilen babasının orada vefat etmesi üzerine 1901 yılında iki yaşında iken yetim kalmış, bu yüzden “Yetim-i Safa” adı ile anılmıştır. Peyami Safa ,babasız büyümenin acılarının haricinde, sekiz dokuz yaşlarında iken yakalandığı amansız bir kemik hastalığı nedeniyle 17 yaşına kadar, bu hastalığın fiziksel ve ruhsal nitelikli bunalımlarını yaşamıştır. Doktorlar bacağının kesilmesinde karar vermişse de Peyami Safa bunu kabul etmemiştir.
Ünlü edebiyatçı bu günlerde yaşadıklarını “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanında okurlarıyla paylaşır. Peyami safa gerek hastalıklar ve gerekse savaşların sebep olduğu ekonomik sıkıntılardan dolayı öğrenime devam edememiştir. 13 yaşında Vefa İdadisi’ndeki eğitimini bırakmak zorunda kalan yazar, hayatını kazanmak ve annesine bakmak zorunda idi.
Bir süre Keteon Matbaası’nda nota tashihi işinde çalışan Peyami Safa, daha sonra Posta – Telgraf Nezareti’ne girmiş, 1914 yılında I. Dünya Savaşı’nın başlamasına kadar orada çalışmıştır. Sonraki yıllarda Rehber-i İttihat Mektebi’nde öğretmenlik yapmıştır. Dört yıl boyunca bu okulda öğretmenlik yapan Peyami Safa Fransızcasını geliştirme imkanı bulmuştur. Buradaki yıllarını “Biz İnsanlar” adlı eserinde anlatmıştır.
Ağabeyi İlhami Safa’nın isteğine uyarak 1918 yılında öğretmenlikten ayrılmış ve İlhami Safa ile birlikte çıkardıkları “20. Asır” adlı akşam gazetesinde “Asrın Hikâyeleri” başlığı altında yazılar yazmıştır. Bu yazılarında isim kullanmayan yazar, bu yazıların tutması üzerine Server Bedi takma adını kullanmaya başlamıştır.
1921 yılında Son Telgraf gazetesinde yazılar yazan Peyami Safa daha sonra Tasvir-i Efkâr’a geçmiş ve oradan da Cumhuriyet Gazetesi’ne geçmiş, 1940 yılına kadar bu gazetede fıkra ve makalelerinin yanı sıra, roman da tefrika etmiştir.
1960’lı yıllara kadar başta Milliyet olmak üzere birçok gazete ve dergide yazan Peyami Safa 27 Mayıs’tan sonra Son Havadis gazetesinde yazmaya başlamıştır (1961). Aynı yıl Erzurum’da yedek subaylığını yapmakta olan oğlu Merve’nin ölümü üzerine büyük bir sarsıntı geçiren Peyami Safa, iki üç ay sonra İstanbul’da vefat etmiştir.
İlk yayımlanan romanlarında sol görüşe yakın bir çizgiyi takip eden yazar, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’nu (1931) Nazım Hikmet’e ithaf etmişti.Bu eserde bir hastanın psikolojik yapısını ele almıştır.
1922-1939 yılları arasında yazdığı romanlarında Doğu-Batı sorunlarını somutlaştırarak işlemiştir.
Peyami Safa, yazarlık hayatı boyunca dergi de çıkarmıştır. Peyami Safa 15 Haziran 1961 tarihinde ölmüştür.
Eserleri
Roman
1- Gençliğimiz (1922)
2- Şimşek (1923)
3- Sözde Kızlar (1923)
4- Mahşer (1924)
5- Bir Akşamdı (1924)
6- Süngülerin Gölgesinde (1924)
7- Bir Genç Kız Kalbinin Cürmü (1925)
8- Canan (1925)
9- Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930)
10- Fatih-Harbiye (1931)
11- Attilâ (1931)
12- Bir Tereddüdün Romanı (1933)
13- Matmazel Noraliya’nın Koltuğu (1949)
14- Yalnızız (1951)
15- Biz İnsanlar (1959)
Hikaye
1- Havaya Uçan At
İnceleme – Deneme
1- Türk İnkılâbına Bakışlar (1939)
2- Büyük Avrupa Anketi (1938)
3- Felsefî Buhran (1939)
4- Millet ve İnsan (1943)
5- Mahutlar (1959)
6- Mistisizm (kitap) (1961)
7- Nasyonalizm (kitap) (1961)
8- Sosyalizm (kitap) (1961)
9- Doğu-Batı Sentezi (1963)
10- Sanat-Edebiyat-Tenkid (1970)
11- Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca (1970)
12- Sosyalizm-Marksizim- Komünizm (1971)
13- Din-İnkılâp-İrtica (1971)
14- Kadın-Aşk-Aile (1973)
15- Yazarlar-Sanatçılar-Meşhurlar (1977)