Avrupa Hun Devleti kimdir?
İlk olarak Doğu ve Batı, daha sonra ise Kuzey ve Güney olarak ikiye bölünmüş olan Büyük Hun İmparatorluğunun Orta Asya’da varlığını yitirmeye başlaması ile batıya doğru göç eden Hun toplulukları Hazar gölü çevresinde toplanmışlardır. M.Ö. 36 yılında başlayıp, M.S. 300’lü yıllara kadar sürmüş olan bu göç hareketiyle bu bölgede yaklaşık olarak 300 yıl boyunca yaşayan Hun toplulukları, zamanla bölgeye hakim bir güç haline gelmişlerdir.
Avrupa Hun İmparatorluğunun kuruluşu 374 olarak kabul edilmektedir. Avrupa kaynaklarının bir çoğu bu tarihi baz almaktadır.Son dönemde yapılmış olan araştırmalar Avrupa Hunlarının ilk hakanının “Kama Tarkan” olduğunu ortaya çıkartmıştır. Kama Tarkan, 352 yılında bölgedeki Hun topluluklarını yönetimi altında toplayarak Avrupa Hun İmparatorluğunu fiilen kurmuş ve yönetimi 370 yılına kadar elinde bulundurmuştur. Hazar ve çevresinde önemli bir güç haline gelerek hakimiyet alanını batıya doğru genişletmiştir.
Kama Tarkan’ın ölümüyle Balamir, Avrupa Hun Devleti’nin başına geçmiştir. Kama Tarkan’ın oğlu olduğuna dair kesin bir bilgiye ulaşılamamıştır. Yönetime geçmesiyle batıya doğru ilerlemeye başlamış ve bölgedeki Alan ülkesini ele geçirmiştir. Bazı tarih kaynaklar Bleda’nın 374 yılında İdil nehri kıyılarında görüldüğünü belirtmektedir.
Balamir, İdil nehrini geçerek burada bulunan Gotlara baskı kurmaya başlamış ve 375 yılında onlarla savaşmıştır. Savaşı kazanan Balamir, Gotları Avrupa’nın içlerine, Roma’ya doğru ilerlemelerini sağlamıştır. “Kavimler Göçü” olarak bu dönem tarihe geçmiştir.
Avrupalıların “Baltazar” ünvanı vermiş olduğu Alipbi, Balamir’in ölümünden sonra tahta geçmiştir. Alipbi Balkanlara doğru ilerleyerek hakimiyet alanını genişletmeye başlamıştır. Aynı yıl Tuna nehrini geçerek Trakya’ya kadar ilerlemiştir. Bu ilerleyiş sırasında Roma’dan herhangi bir direniş görmedi.
Alipbi’nin ölümünden sonra Hunlar’ın tahtatına Uldız geçmiştir. Uldız, Macaristan’a kadar ulaşmıştır. I. Theodosius’un 395 yılında ölmesi ile Roma Doğu ve Batı olarak ikiye bölünmüştür. Theodosius Roma’yı tek başına yöneten son hükümdar olmuştur. Romanın ikiye bölünmesinden sonra Uldız Trakya ve Balkanlar üzerine yürümüştür.
Uldız zamanında, Avrupa Hunlarının dış politikası şekillenmiştir. Bölgede yaşayan barbar kavimlere karşı Roma ile iyi ilişkiler kurulmuştur.
Uldız, Doğu Roma ile mücadele etmiştir. 409 yılında Tuna’yı geçerek Doğu Romayı baskı altına almıştır. Uldız, Doğu Roma’nın gönderdiği elçiye tarihe geçmiş olan “Güneşin Battığı Yere Kadar Her Yeri Zaptedebilirim” demiştir.
Karaton, Uldız’dan taşları yerine oturmuş bir imparatorluk devralmıştır. Batı Roma ile iyi ilişkiler kurulmuştur. Karaton 10 Yıl boyunca yönetimi elinde bulundurmuştur. Bu süre zarfında Karadeniz bölgesinde Hun varlığını
Karaton’un ölümünden sonra Hunların yönetimi hükümdar ailesi tarafından ortak yönetilmiştir. Kardeş olan Rua, Aybars, Muncuk, Oktar ülkeyi birlikte yönetmişlerdir. Rua devletin başına geçmiştir. Devletin doğu kanadını Aybars, batı kanadını ise diğer kardeş Oktar yönetmiştir. Muncuk ise kısa bir süre sonra ölmüştür.
Rua Doğu Romanın üzerine yürüyerek önemli bir savaş kazanmış ve Doğu Roma ilk kez vergiye bağlanmıştır.
Rua’nın 434 yılında, ölümüyle yönetim, Rua’nın kardeşi Muncuk’un iki oğluna yani Bleda ve kardeşi Attila’ya kalmıştır. Yaş bakımından büyük olmasından dolayı yönetim Bleda’daydı.
Attila, zamanla ağabeyi Bleda’nın başarısız idaresi ve katılmış olduğu savaşlarda varlık gösterememesinden dolayı kardeşi Attila ile mücadeleye girmiştir. İmparatorluk 10 yıl kadar bu şekilde yönetilmiştir. Attila, 445 yılında ağabeyi Bledayı öldürerek tek başına yönetimi eline almıştır.
Attila hem Doğu hem Batı Roma’yı egemenliği altına almak istemiştir. Attila, Doğu Romanın üzerine yürümüş ve savaşı kazanarak Margos antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşma ile vergi iki katına çıkartılmıştır..
Doğu Roma, antlaşmayı imzalamış olsa da antlaşmanın şartlarına uymadığından dolayı Attila, 441 yılında tekrar Doğu Roma’nın üzerine yürümüştür.Trakya’ya kadar ilerlemiş ve vergi üç katına kadar çıkartılmıştır. Daha sonra Doğu Roma rahat durmamış yeniden savaş ilan edilmiştir. Attila onları mağlup edince Doğu Roma tekrar barış istemiştir. Antolyos antlaşması imzalanmıştır.
Attila, 451 yılında Batı Roma imparatorunun kızıyla evlenmiştir. Karısının çeyizi olarak Batı Roma topraklarının yarısını istemiştir. Atilla’nın bu isteği üzerine Batı Roma ve Hun İmparatorluğu büyük bir savaşa girmiştir. Attila ordularını, Galya’ya göndermiştir. Ordular Katalon ovasında karşı karşıya gelmişlerdir. Savaş 24 saat sürmüştür. Attila, Galya’yı işgal ederek yenilmezliğini kabul ettirmiştir.
Attila, 453 yılında şüpheli bir şekilde ölmüştür. Bazı tarih kaynakları Attila’nın karısı tarafından zehirlendiğini belirtmektedirler.
Attila’nın İlek, Dengizik, İrnek adında 3 oğlu bulunuyordu. Attila’nın ölümüyle yönetime, en büyük oğlu İlek geçmiştir. Ancak kardeşler ile aralarında saltanat mücadelesi yaşanmıştır.
İlek döneminde, ilk ağır yenilgi Nadao savaşında yenilgiye alınmıştır. İlek, Germen isyanını bastırmak için Germenlerle girdiği mücadelede ölmüştür.
İlek’den sonra tahta geçen Dengizik, imparatorluğu 14 yıl boyunca yönetmiştir. Dengizik’de, Doğu Roma ile yapılan savaşta ölmüştür.
Tarih kaynakların birçoğunda Dengizik’in ölümü, Avrupa Hunlarının yıkılışı olarak kabul edilmektedir.