Ayak yarası neden oluşur?
Ayak yaraları oluşumu genellikle ileri yaşlarda görülen ve sıkça yaşanan önemli bir sağlık sorunudur. Bu sorun ileri yaşlarda ayak kaybına sebep olacağı ihtimalinden dolayı göz ardı edilmemelidir. Yetişkin kişilerde % 1 oranında görülen ayak yarası, 65 yaşını geçmiş olan kişilerde artarak % 3-4 oranında oluşmaktadır. Bu yaraların oluşumunda etkili olan pek çok faktör olsa da, şeker hastalığı sebebiyle oluşan ayak yaraları oldukça fazladır. Şeker hastalığı olan kişilerin % 15 inde ayak yaraları oluşmakta ve ihmal edildiğinde ayak kayıplarına yol açmaktadır. Şeker hastalığıyla beraber damar sorunu olmayan hastalarda iyi bir ayak bakımı ve ilaç tedavisi uygulanıp, ayak yaraları daha kolay iyileştirilir. Ancak iyi bir ayak bakım yapılmasına rağmen 1-2 haftada iyileşmeyen ayak yaralarında hastada damar sorunları olduğu ihtimali düşünülmelidir.
Ayak yaralarının sebebi nedir?
Diyabete bağlı ayak yaraları: Diyabete bağlı olarak gelişmiş yaraların nedeni damarsal sorunlardan kaynaklanan sinir hasarı ya da bölgede kanlanma azalmasıdır. Diyabet teşhisi yapıldıktan sonraki bir yıl en riskli dönemdir. Sinir hasarına bağlı olarak gelişen yaralar daha sık görülür. Ayaklarda duyu kaybı azaldığından, üstüne bindirilen yük sonunda doku hasarı meydana gelir. Duyu hissinin azalması dokunmada, ısıda, basınç ve eklem hareketinin algılanmasında duyumların azalmasına neden olur. Periferik damar rahatsızlığı da daha çok diz ve topuk arasında yer alan damarları etkiler. Dokulara yeterince kan gitmediğinden dolayı doku hasarı gelişmeye başlar. Sinirlerde oluşan hasar ayakta terlemeye engel olup cildin kurumasına ve çatlamasına neden olur ve enfeksiyon oluşumunu hızlandırır. Ayak yaraları genellikle basınç halinde, uygunsuz ayakkabılar giyilmesinde ve travmalar gibi mekanik stres sonucunda gelişmeye başlar. Eklem hareketlerinde azalma, nasırların iyi yapılmayan tedavisi ve ayak temizliğinin düzgün yapılmaması gibi sebeplerde enfeksiyona neden olabilir. Ayağın acilen tedaviye ihtiyacı olduğu aşağıdaki durumların varlığına göre belirlenir;
- Ayakta kızarıklık ve şişme olması
- Ayakta renk değişmesi, enfeksiyon ve cilt altında gaz birikimi olması
- Ayağın cildinde pembeleşme, nabız olmaması ve kangren varlığının olması.
Tedavi sırasında hastalara yatak istirahati, kan şekerinin kontrolünün yapılması, damardan antibiyotik tedavisi uygulanması, dokuların cerrahi yolla tedavi edilmesi ve düzenli olarak pansuman yapılması gerekir.
Toplardamar yetmezliğine bağlı olarak gelişen ayak yaraları: (Venöz yetmezlik) Bu yaralar en fazla ayak bileğine yakın bölgelerde gelişir. Yaranın etrafında kahverengiye çalan renk değişmesi, bacakta şişme ve ağrı gibi belirtiler gözlenir. Eğer rahatsızlığa doğru teşhis koyularak, tedavi uygulanırsa bu yaralar hızlı bir şekilde iyileşme gösterir. Yetmezlik olan damarın lazer ya da cerrahi yolla ortadan kaldırılmasıyla tedavi sağlanır.
Atardamar tıkanıklıklarına bağlı gelişen ayak yaraları: Bu soruna bağlı oluşan ayak yaraları en çok topuk bölgesinde ve parmaklarda oluşur. Hatta bazı hastalarda yara henüz gelişmeden parmaklarda morarma ve siyahlaşma meydana gelir. Hastaların ayaklarında ağrı, solukluk ve soğukluk gibi belirtiler yaralara eşlik eder. Bu yaraların oluşumu dokulara yeteri kadar kan gitmemesinden ve dokuların oksijenden mahrum kalmasından oluşur. Uygulana tedavide bölgeye giden kan akımının arttırılması amaçlanır. Bu yüzden atardamarlara balon ya da stent uygulaması yapılır ya da cerrahi yöntemler uygulanıp kan akımı arttırılır. Bu uygulamalarla yaralarda hızlı bir düzelme sağlanır.
Ayak yaraları nasıl önlenebilir?
- Ayakların her gün düzenli olarak kontrol edilmesi sağlanmalıdır.
- Ayaklar ılık su ve sabunla yıkanarak, kurutulmalıdır. Daha sonra nemlendirici tatbik edilerek ayakların cilt bakımı yapılmalıdır.
- Ayakkabıların içi giyilmeden kontrol edilmelidir.
- Ayaklara uygun olan ayakkabılar giyilmelidir.
- Ayakkabıların içinde parmakların rahat edeceği kadar genişlik olmalı, bağcıklı ve rahat olanlar tercih edilmelidir.
- Ayaklar zarar görmemesi için ısıdan ve ısı kaynaklarından uzak tutulmalıdır.
- Çıplak ayakla zeminde dolaşılmamalıdır.