Baki kimdir?
İstanbul’da doğmuştur. İlk gençlik yılları ve olgunluk dönemi Kanuni devrine isabet eden Baki; II. Selim, III. Murad ve II. Mehmet olmak üzere toplam dört padişah devrini görmüştür. İyi bir medrese tahsili görmüş, bir dönem müderrislik yapmış, daha sonra İstanbul kadısı olmuştur. Anadolu ve Rumeli kazaskerliği de yapmıştır. Ancak en büyük arzusu olan şeyhülislamlığa kavuşamadan vefat etmiştir. 19 yaşında İstanbul’da meşhur olmaya başlamış, ardından Zati’nin dikkatini çekmiş, en nihayetinde onun derin teşvik ve yardımlarını görmüştür.
Şakacı, mizahtan anlayan, rind ve meşrep bir kimse olan Baki; görevinde de adil ve ciddi olmuştur. Kanuni her daim Baki’yi keşfetmekle övünür. Baki de Kanuni Mersiyesi ile ona şükranlarını sunmuştur. Sultanü’ş-Şuara ünvanını almış büyük bir şairdir. Kanuni devrinin ihtişamı nasıl ki Mimar Sinan ile mimariye yansımışsa, Baki ile de şiire yansımıştır. Baki gazel ve kaside şairidir. ”Kanuni nasıl ki cihan ülkesinin padişahıysa, ben de şiir ülkesinin padişahıyım” demiştir. Baki’nin şiirlerinde dil, hakimiyet ve tasvir olmak üzere Türkçe’ye dair üç ana unsur bulunur. Özellikle gazellerinde Türkçe adeta bir şiir dili musikisi kazanır.
Kasidelerde dili biraz daha ağır olan Baki’nin gazellerinde ise yer yer günümüz Türkçesine hitap edecek sadelikte ve tazelikte bir dil karşımıza çıkar. Şiirlerine bir musiki kazandırırken dili Türkçeyi zorlamamış, aksine ona hakim olarak; Türkçenin eşsiz musikiye sahip bir şiir dili olabileceğini kanıtlamıştır. Zaman zaman konuşma dilinin sadeliğine ve samimiyetine inebilmiştir. Deyimleri ve atasözlerini şiirlerinde ustaca kullanmış, şiirlerinde söz sanatları arasından ağırlıklı olarak tevriyeyi ve ilhamı tercih etmiştir. Tabiat tasvirleri ve manzaralar onun şiirinde önemli bir yer tutmuştur. Dini ve tasavvufi konuları derinlemesine işlememiş yalnızca klasik edebiyatın bir geleneği olarak şiirlerinde zaman zaman yer vermiştir.
Cihan padişahı Kanuni bir sebepten ötürü şair Baki’ye kızmış ve devamında Bursa’ya sürülmesini şu beyitlerle emretmiştir:
Baki bed
Azli ebed
Nef’i beled
Bursa’ya red
Cihan şairi Baki ise bu emre karşılık aşağıdaki beyiti yazmıştır:
Baki bed
Azli ebed
Nef’i beled
Oldun ise ey Baki
Cihan mülkü Süleyman’a değil baki
Azlimde ısrar ve tehevvür eyledin amma
Buna çerh–i kemin derler
Ne sen baki ne ben baki
Baki’den bu cevabı duyan padişah onu affetmiştir ve emrini geri almıştır.