Beden dili nedir?
İletişim, duygu, düşünce ve bilginin değişik kanallarla bir başkasına aktarılmasına denir. İletişimin sözlü iletişm ve sözsüz iletişim olmak üzere iki türü vardır.
Sözsüz iletişimin “görünebilir kanal” olarak adlandırılan alt dalı ise beden dilidir. Beden dili, jestler, mimikler, vb. unsurlar aracılığı ile iletişimin sağlanması halidir. Beden dilinde öne çıkan detayları şu şekilde başlıklara ayırmak mümkündür:
- Mesafe: İletişim kurulan kişiye olan mesafe, beden dilinin en önemli unsurlarından biridir. Zira, “kişisel alan” adı verilen insanların kendilerini güvende hissettiği kendisine dair alanın, başkaları tarafından ihlal edilmesi iletişimi bozan bir unsurdur. Herkesin kişisel alanı farklıdır. Bunu kurulan ilişkinin türüne göre belirlemek beden dilinin olmazsa olmazıdır. Mesafenin olması gerekenden az olması, karşı tarafın irrite olmasına sebebiyet vereceğinden, kişisel alan ihlalinin anlaşılması mümkündür ve bu ihlalden kaçınılmalıdır.
- Jestler: Bazı duruş şekilleri, el hareketleri, vb. detayların duygu ve düşünceleri ele verdiği belirlenmiştir. Bu anlamda olumlu mesaj veren jestler tercih edilmeli, olumsuz mesaj veren jestlerden ise kaçınılmalıdır. Örneğin işaret parmağını öne uzatarak ve/veya sallayarak konuşmak tehdit etme mesajı taşır. Konuşmalarımıza bu tarz jestlerin eşlik etmesine izin vermemeliyiz.
- Mimikler (Yüz ifadeleri): Bazı mimiklerimiz de tıpkı jestler gibi duygu ve düşüncelerimizi ele verir. Örneğin tadını beğenmediğimiz bir yemek akabinde yapılacak bir iğrenme refleksi, yemeği hazırlayan için arzu edilmeyen bir tepkidir. Bu tarz mimiklerimizi kontrol altında tutuyor olmalıyız.
- Göz teması: Göz teması dozunda kurulduğunda karşı tarafa değer verdiğinizi ifade eden bedensel bir işarettir. Tercih edilmelidir. Ancak, bunu tacize vardıran bir boyutta da sergilememek önemlidir.
Sosyal toplum, bazen bazı duygu ve düşüncelerimizi gizlememizi gerektirebilir. Sözlü iletişimde gizleme başarısını gösterdiğimiz duygu ve düşüncelerimizi elimizde olmadan beden dilimiz ile açığa vuruyor olabiliriz. Beden dilimize de en az konuşma dilimiz kadar önem vermeli ve kontrol altında tutmalıyız.