Bipolar affektif bozukluk nedir?
Bipolar affektif bozukluk tüm dünyada her elli kişiden birini etkileyen bir bozukluktur. Bipolar affektif bozukluğu bulunan kişiler, duygularında yaşadıkları aşırı yükselmelerden çöküşlere ve yeniden yükselmeleri yaşar. Rahatsızlık genellikle ergenlikte ya da erişkinlik dönemindeki kişilerde başlar ve yaşam boyu etkili olur. Bipolar affektif bozukluk, diğer rahatsızlıklar gibi tıbbi bir hastalıktır. Doğrudan kişinin duygularını etkiler. Genellikle bu hastalığa olan kişilerin günü gününe uymaz. Kişi bir gün aşırı neşeli haldeyken diğer günde bunalım haline girebilir. Bu hastalığın belirtileri ortalama olarak yirmili yaşlarda etkili olmaya başlar.
Bazı kişilerde rahatsızlık daha erken yaşlarda da etkili olabilir.Bipolar affektif bozukluk olarak bilinen bu rahatsızlığı neden oluştuğu kesin olarak bilinmemektedir. Fakat bu konuda yapılan pek çok araştırmaya göre beyindeki duygu durumun normal seviyede kalmasını etkileyen anormalliklerin bulunduğu tespit edilmiştir. Bipolar affektif bozukluk, ailelerde kuşaklar boyunca etkili olabilen bir hastalıktır. Bunun görüldüğü kişilerin büyük kısmının akrabalarında da bipolar affektif bozukluk olduğu tespit edilmiştir.
Bipolar affektif bozukluk belirtileri nelerdir?
- Çok enerjik olunması
- Kolayca sinirlenmek
- Çok az uyuma
- Başkalarından daha önemli olduğunu düşünmek
- Daha konuşkan olma
- Aşırı bir şekilde para harcanması
- Kişiliğine uygun şekilde davranmamak
Bipolar affektif bozuklukta ortaya çıkan depresif duygular, her gün etkili olan üzgün ve isteksiz olma durumundan daha farklıdır. Bipolar affektif bozukluk depresyonu, kişilerin normal olarak yaşadığı üzüntülerden daha ağır geçer, daha uzun sürerek, günlük faaliyetleri engelleyecek derecede olur. Bu depresyonu bulunan kişiler, çoğu zaman iştah azalması, aşırı bir şekilde uyuma isteğinin olması ve enerji azlığı gibi belirtileri yaşayabilirler. Umutsuzluk ve çaresizlik duyguları bu kişilerde daha yoğun bir şekilde yaşanır ve geleceğe ait olan son derece olumsuz düşünceler etkili olur. Ayrıca ailesinden ve arkadaşlarından uzaklaşarak, dışarı çıkmayı istemezler. Bazen bu hastalığın ilerlemiş hallerinde kişilerin intihar ve ölüm düşüncesi içinde olduğu görülür.
Bipolar affektif bozukluk daha çok alkol veya uyuşturucu madde kullanan kişilerde, şeker hastaları ve aşırı kilolu olan kişilerde daha çok görülmektedir. Bu sorunu olan kişilerde bu hastalığa yakalanma riski daha fazladır. Bu hastalıkta görülen başka bir belirti de aynen şizofreni hastalarındaki gibi etrafında farklı sesler duyulması ve yanlış algılamaların görülmesidir. Kişide düşünce hızı bu rahatsızlıkta arttığı için, konudan konuya atlama şeklinde etkiler olur. Hastalara karşı herhangi bir engelleme söz konusu olursa, kişi saldırgan davranışlar içinde olabilir. Hastalar bunları yaşarken hastaneye gitmeyi istemezler. Onları genellikle yakınları hastaneye görülür. Hastalık ilerlediği zaman kişiler kendilerine zarar verme riski taşıdığından, bu hastaların mutlaka hastaneye yatırılarak tedavisine başlanmalıdır.
Depresyon döneminin süresi ve sayısı her hastada farklı şekilde yaşanır. Bu sıkıntılı dönemler birkaç gün devam edebileceği gibi aylarca da sürebilir. Bipolar affektif bozukluk içinde olanlar, yaşamları boyunca 8-10 defa hastalık döneminden geçerler. Bozukluğun süresi uzun olduğunda, dönemler arasındaki süreler de kısalma olur. Diğer hastalıklar gibi bu rahatsızlığın da tedavisi bulunmaktadır. Rahatsızlığın belirtilerini kontrol altına alabilen ya da bu hastalığı önleyen etkili tedaviler vardır. Bunun temel tedavisi, ilaçlar sayesinde yapılır. Çoğu zaman hastaları kontrol altına almak için tek ilaç kullanılması yeterli gelmez. Bu yüzden belirtilerin şiddetine bağlı olarak daha fazla sayıda ilaç kullanılması gerekli olabilir. Uygulanacak olan diğer tedavi ise, hastalara psikolojik tedavi yapılmasıdır. Bu tedaviler genel olarak konuşma tedavilerini içerir. Bunlar hastalara büyük fayda sağlar. Çünkü insanların çoğu hastalığı psikolojik olarak atlatabilmektedir. Bu yüzden hastanın çevresindeki kişilerde de, gereken desteği vermelidir.