Carl Sagan kimdir?

Çoğumuzun astronomi ve uzay bilimleriyle ilgili belgesellerden hatırladığı bir isim olan Carl Sagan, 20. yüzyılın en ünlü gökbilimcilerinden biridir. Aynı zamanda bir astrobiyolog olan Carl Sagan, 1997 yılında filmi yapılan ve Jodie Foster’ın başrolünde oynadığı Temas(Contact) filmine esin kaynağı olan aynı isimli romanın da yazarıdır. Dünyaca ünlü oyunca Jodie Foster’ın en çok beğenilen filmlerinden biri olan ve dünyanın dört bir yanından bilim tutkunlarının defalarca izlediği Temas filmine esin olan romanı haricinde Cosmos(Kozmos) isimli belgesel serisiyle de tanınan Carl Sagan, bilimsel konuları herkesin anlayabileceği bir anlatımla açıklamak konusunda oldukça usta bir isimdi.

İçinde yaşadığımız dünyanın karanlığında kaybolduğu uzay hakkında daha fazla bilgi edinmemizi sağlayan Carl Sagan, modern bilimlerin popüler hale gelmesine büyük katkı sağlamıştır. Kendi düşüncelerini farklı bilim ekolleriyle birlikte harmanlamak konusunda da son derece başarılı olan Sagan, bilimsel konuları daha anlaşılabilir hale getirmeye de büyük özen göstermiştir. 13 bölüm süren Kozmos belgesel serisiyle adını dünya çapında duyuran bu bilimadamı, genç nesle astronomi bilimini sevdirmek için pek çok konferans ve toplantıya katılmıştır. Nükleer silahlanmaya karşı kişiliği ile bilim konusunda olduğu kadar politikayla da yakından ilgili olan Sagan, ABD hükümetinin yürüttüğü nükleer silah programlarına karşıt duruşuyla da dikkat çekmiştir.

Dünya dışı zeki yaşam gibi popüler kültürün her zaman ilgisini çeken konulara bilimsel yöntem ışığında yaklaşan Carl Sagan, Drake Denklemi ve Fermi Paradoksu bilimin günümüzde dahi üzerinde çalışmalar yaptığı konular hakkında kapsamlı araştırmalar yapmıştır. Evrendeki zeki yaşam formlarının sayısını saptamaya yönelik denklemlerin içeriği ve ulaştığı sonucun güvenilirliği ile ilgili birçok açıklamada bulunan Sagan, ayrıca insanlığın gelecekte kendi kendini yok edebilme ihtimali üzerinde de durmuştur. Evrende var olması muhtemel bir zeki canlı türünün muhakkak kolonileşmeye gideceğine dair düşüncelere de anti-tezler üreten Sagan, bilim kurgu ile bilimsel gerçekliklerin birbiriyle karıştırılmamasına da büyük özen göstermiştir.

Dünya dışındaki zeki yaşam formlarının yine de araştırılması gerektiğini düşünen Carl Sagan, yalnızca bu araştırmaların modern bilime bağlı olarak sürdürülmesi ve popüler kültürün sunduğu düşüncelerin bu tarz ciddi bir konuyu etkilememesi gerektiğini söylemekteydi. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte daha işlevsel uzay sondalarının yapılabileceğini savunan Sagan, uzayın derinliklerine gönderilen sondalar ile evren hakkında daha fazla bilgi edinilebileceğini düşünmekteydi. 1996 yılında yakalandığı kök hücre hastalığı sebebiyle yaşama gözlerini yuman Carl Sagan, yaşamı boyunca yaptığı çalışmalar ve rasyonel yaklaşımıyla bilim dünyasında bazı taşların yerinden oynamasını sağlamış bir isimdir.