Çekingen kişilik bozukluğu nedir?
Çekingen kişilik bozukluğunu yaşayan kişiler uzun yıllarca kazandıkları deneyimleri ve edindikleri yetersizlik duygusunu yaşarlar. Bu hastalar başkalarının düşüncelerine karşı oldukça duyarlı olurlar. Bu etkilerin yaşanması kişinin kendi sosyal hayatına bazı kısıtlamaları getirmesine ve kişinin kendini beceriksiz hissetmesine neden oluyor. Bu kısıtlılık ve yetersizlik nedeniyle çekingen kişilik bozukluğu bulunan kişiler iş yaşamında olsun, okul hayatında olsun her alanda sosyalleşme gereken faaliyetlerden kaçınma davranışı içine girerler. Karşılarında olan kişilerin yüz ifadelerini ve hareketlerini dikkatli bir şekilde değerlendirirler. Böyle bir tavır sergilemeleri çevresi tarafından alay konusu haline gelmesine neden olur. Bu durum ise kişinin kendi endişelerini doğrular bir haline gelir. Gelen eleştirilere karşı ağlayarak ya da yüzün kızarması gibi tepki verme de endişe içine girerler. Karşı tarafa göre korkak, utangaç ve soyutlanmış olarak tanımlanırlar. Bu kişilik bozukluğunun sebep olduğu asıl önemli sorun sosyal ve iş faaliyetlerinde yaşanmaktadır. Kişilerde olan düşük özgüven ve reddedilme tepkisine karşı geliştirilmiş aşırı duyarlılık hali, ikili ilişkilere sınırlamalar getirebilir. Zamanla kendilerini krizden kurtarabilmek için kendisini soyutlar ve bu konuda yeterli sosyal destek ağına sahip olamazlar. Çevresinden şefkat ve kabul görme isteğinin olması, istedikleri ikili ilişkilerde aradıkları önemli kıstaslardır. Kaçınma isteği iş hayatında daha önemli olabilir, çünkü bu hastalar sosyal durumlardan kaçma çabasında olurlar. İşlerinde üstlendikleri çalışmalarda taleplerin karşılanması ve ilerlemeleri açısından olumsuzluklar yaşanmasına neden olabilir.
Çekingen kişilik bozukluğunun belirtileri nelerdir?
Çekingen kişilik bozukluğu uzun süren yetersizlik duygusunun olması, başka kişiler tarafından kendi düşünceleri ki görüşlere aşırı hassasiyet göstermesi ve sosyal ketlemeyle karakterizedir. Erken yetişkinlik döneminde kendini bazı belirtilerle gösteren rahatsızlık, aşağıdaki gibi etkiler verir;
- Başkaları tarafından reddedilme, onaylanmama, eleştirilme korkusu nedeniyle karşılıklı ilişkilerin önemli olduğu mesleki faaliyetlerden kaçınmak
- Karşısındaki kişinin kendisinden hoşlanıp hoşlanmadığı belli değilse, bu ilişkiye girme konusunda isteksiz davranmak.
- Alay edilmek ve ayıplanmak korkusuyla samimi ilişkilerden kaçınmak.
- Sosyal ortamlara girilirse, dışlanma ve eleştirilme korkuları olur.
- Oluşum sürecinde olan ilişkilerde yetersizlik duyguları olduğundan buna ket vurular.
- Kendilerini sosyal açıdan beceriksiz, diğer kişilere göre aşağılık, kişisel açıdan zevksiz hissederler
- Utanacakları bir durumla karşılaşmaktan korktukları için, yeni bir risk alma veya yeni bir işle uğraşmak konusunda isteksiz davranırlar.
Diğer kişilik bozukluklarındaki gibi hastalara tanı koyabilmek için, hastaların en az 18 yaşını doldurması gerekir. Bu rahatsızlıkta da genellikle yaşla birlikte bozukluğun şiddeti azalmaktadır. Çoğu kişi bu bozuklukta en uç belirtiler 40-50 li yaşlarda yaşanır.
Çekingen kişilik bozukluğu nasıl teşhis edilir?
Bu kişilik bozukluklarının teşhisi genellikle psikolog, psikiyatrist gibi alanında uzman ruh sağlığı uzmanları tarafından yapılır. Başka bir alana başvuran hastaların buraya yönlendirilmesi gerekir. Rahatsızlığın teşhis edilmesi için herhangi bir test yoktur. Bu soruna sahip kişiler genellikle tedavi arayışına girmez. Önlerine ciddi bir engel çıkmadıkça ve yaşam koşulları bozulmadıkça tedaviye ihtiyaç hissetmezler. Kişilerin stresle başa çıkma kaynakları tükenince ya da yaşamda karşılaştıkları olumsuz olaylar sebebiyle bu sorunu yaşarlar. Kişinin hayat hikayesi ve semptomlar değerlendirilip, çekingen kişilik bozukluğu teşhisi konulur.
Çekingen kişilik bozukluğu tedavisi nasıl yapılır?
Bu rahatsızlığın tedavisi için deneyimli bir terapist ile yapılan uzun vadeli psikoterapi süreci gereklidir. Meydana gelen belirtilerin azaltılması ve rahatsızlığın üstesinden gelebilmek için ilaç tedavisi de uygulanır.
Çekingen kişilik bozukluğu ile beraber görülen rahatsızlıklar nedir?
- Depresif bozukluklar
- Sosyal fobi
- Borderline, paranoid, şizoid, şizotipal gibi diğer kişilik bozuklukları ile birlikte yaşanabilir.
Bu sorun toplumda % 0,5-1 oranında görülmektedir. Çocuklukta utangaç, başkalarının arasına çıkmak istemeyen, yeniliklerden endişeli olan, oyunlara girmekten çekinen ya da pasif davranan çocuklarda daha fazla etkili olur.