Çikolata kistinin evreleri nelerdir?
Rahim iç yüzeyi her ay düzenli olarak adet döneminde kalınlaşır ve embriyonun yerleşmesine uygun hale gelmektedir. Kadında yumurtalıklardan salınan yumurta döllenmediğinde, kalınlaşan rahim iç tabakası bir süre sonra kanama şeklinde dışarıya atılır. Kanama sırasında adet kanamasının olağan dışı olarak geriye doğru akması halinde, kanın bir kısmı karın boşluğuna taşınır. Burada endometrium hücrelerinin taşındığı hatta herhangi bir bölgede yerleşmesi ve burada rahim iç tabakasında yaptığı gibi davranmaya başlarsa yani her ay kalınlaşarak bölgede bir miktar kanla beraber dökülmesi söz konusu olur. Bu kanamalar zamanla birikerek, yerleştikleri yerde iltihabik reaksiyonlar, yapışıklık ya da burada kitle oluşmasına sebep olabilir.
Endometrium hücreleri yumurtalıklara yerleştiğinde, genellikle içerisi, rengi ve görünümüyle tam bir erimiş çikolataya benzer bir sıvıyla dolu olan ve çikolataya benzediğinden çikolata kisti denilen yapıları oluştururlar. Çikolata kisti çoğunlukla herhangi bir zamanda kronik pelvik ağrısı ya da cinsel ilişkide derinlerde hissedilen ağrı ve adet kanamasında şiddetli ağrıyla kendini belli eder. Bu tür ağrılarda kullanılan ağrı kesiciler etkisini göstermez.
Hamile kalamama, kısırlık ya da adet düzensizliği gibi sorunların altında yatan neden çikolata kisti olabilir. Kanama sonunda kalan artıkların meydana getirdiği yapışıklıklar, tüplerin tıkanmasına ya da tüplerdeki saçakların fonksiyonlarında bozulma yapabilir. Bu nedenle yumurtalıklardan salınan yumurta tüplerinden geçemez ya da tıkanan tüpte ilerleyemez. Bu kadında kısırlık etkisi gösterir.
Çikolata kistinin evreleri ve boyutları
Çikolata kisti rahim iç tabakasının yani endometrium hücrelerinin rahim dışındaki bir alana taşınmasıyla ve buralarda yerleşmesiyle oluşur. Yerleşim yaptığı alanda rahim içi tabakasındaki gibi davranan bu hücreler, rahim, yumurtalıklar ve karnın iç kısımlarında bazı lezyonların oluşmasına neden olabilir. Çikolata kistinde evreler ve boyutları, bu lezyonların yaygınlığına göre belirlenir. Niteliği kesin olarak tespit edilemeyen bu lezyonlar, yerleşimiyle, boyutu ve invazyon derinliğiyle, fallop tüplerindeki adezyonların yani yapışıklıklar dikkate alınarak birinci evreyle dördüncü evreye kadar sınıflandırılmaktadır.
1 Evre ( Minimal endometriosis ): Bu dönem henüz hastalığın başlangıç aşamasıdır. Burada çikolata kistleri rahat gözlenemediği için, teşhis konulması zordur. Hastaların belirgin şikâyetleri bu evrede başlamaz.
2 Evre ( Hafif endometriosis ): Bu evrede rahatsızlık biraz daha ilerlemiştir. Ancak birinci ve ikinci evrede henüz cerrahi girişim yapılmasına gerek yoktur. Bu dönemde cinsel ilişki ya da adet döneminin ağrılı olması durumunda, laparoskopiyle bu kistlerin yakılması gerekebilir. Bu dönem ağrıların dayanılabilir olması nedeniyle, çikolata kistleri erken dönemde tedavi edilmelidir.
3 Evre ( Orta endometriosis ): Bu evreye gelindi zaman biraz daha ilerlememiş olan çikolata kistleri, ultrasonda rahatça görünebilir. Burada kistlerin büyüklüğü 3-4 cm kadardır. Hastalar rahatsızlıkları daha belirgin hissederler.
4 Evre ( Şiddetli endometriosis ): Bu evredeki kistler vajinal ultrasonla rahatça tespit edilebilir. Bu dönem yumurtalıkların birbirine yapışmasıyla kistler, bağırsağın sonunda, orta kısmında, bazı zaman rahim duvarının arka tarafında yapışabilir. Bu evre kistlerinin oluşumunu tamamladığını gösterir. Kadınların en çok sorunu bu evrede olur. Ağrılar ileri derecede hissedilir. Bu lezyonlar renklerine bağlı olarak, siyah, kırmızı ve beyaz olarak ayrılabilir.
Çikolata kistinin evresinin ve boyutlarının belirlenmesi, transvajinal ultrasonla bu kistlerin tipik görünümünü tespit etmekle saptanır. Kesin tanı için, operasyonun ardından kiste yapılan patolojik incelemenin sonucu gerekir.
Çikolata kisti genetik bir hastalık mıdır?
Bu konudaki çalışmaların birisinde kız kardeşlerin, eşlerinin kız kardeşlerine göre 6 kat fazla, diğer bir araştırmada ise diğer kadınlara göre 8 kat daha fazla çikolata kisti görülme riski tespit edilmiştir. Genetik açıdan etkilenen kız kardeşler diğerlerine oranla daha ağır bir rahatsızlığın etkisine girebilir. Fakat böyle bir genetik geçişin nasıl etkili olduğu konusunda kesin bir bilgi yoktur.
Çikolata kistinin sebepleri nelerdir?
Çikolata kistlerinin oluşması hakkında çeşitli teoriler ortaya atılmış. Bu teoriler;
- Rahimde endometrial dokusu tüplerden karın içine geçip, çikolata kistine sebep olur. Ancak daha önceden herhangi bir nedenden tüpleri bağlanan ya da rahmi alınmış olan kadınlarda bu kistlerin nasıl oluştuğu konusunda herhangi bir bilgi yoktur.
- Normal bir döngünün içinde, her ay rahmin iç tabakasının kanama ile birlikte dökülmesi yüzünden atılan dokular, bağışıklık sisteminde oluşan bir anormallik nedeniyle vücudun herhangi bir yerinde tutunup, burada büyümesiyle oluşur.
- Bazı ailelerdeki bireyler içinde çok sıkça görünmesi yüzünden, bu kistlerin genetik olarak doğumsal bir bozukluk nedeniyle oluştuğu düşünülmektedir.
- Karın içinde olan dokunun tekrarlayan inflamasyonu yüzünden endometrial dokuya değişmesi nedeniyle oluştuğu düşünülür
- Rahim iç tabakasından hücrelerin rahimden karın içine doğru kan ve lenf akımıyla yayılması yüzünden kistlerin oluştuğu düşünülür.