Çocuk duygu ve düşüncelerini dile getirebilseydi anne ve babasına neler söylerdi?
Bir çocuk bütün duygu ve düşüncelerini söyleyebilseydi şunları söylemek isterdi.
Ben deneme-yanılma yolu ile öğrenirim. Bana arkadaşlıkta oyun oynarken ve uğraştığım şeylerde özgürlük tanımanızı isterim. Beni herşeyden koruyup kollamaya çalışmayın. Yaptığım davranışlarım neticesinde sonuçlarını kendim görsem ve öğrensem daha iyi olur. Yoksa büyüdüğümü nasıl anlayacağım.
Büyümeyi çok istiyorsam da, yaşımdan küçük hareketlerde bulunmaktan kendimi alamıyorum. Bu duruma ehemmiyet vermeyin. Ama beni de şımartmayın. Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum. Fakat sizde istediğimi verdikçe almadan duramıyorum. Bana yerli-yersiz tutamayacağınız sözler vermeyin. Yoksa size karşı olan güvenim azalır.
Beni dinlemenizi istiyorum. Çünkü öğrenmeye en yakın olduğum zamanlar soru sormaya başladım anlardır. Çok soru sorduğumdan dolayı sıkılmayın. Cevaplarınızı kısa ve açık verin.
Bana öğüt vermekten çok hal ve hareketinizle bana örnek olun.
Bağırarak ve çok konuşarak yüksek sesle konuşmayın. Çünkü bunları pek duymam. Onun yerine benimle konuşurken yumuşak ve kesin sözler söyleyerek konuşun çünkü ben de bu tarz konuşmalarınız daha iyi iz bırakır.
Yanıldığım konularda çok büyük bir suç işlemiş gibi sakın başıma kakmayın. Bu gibi durumlarda beni korkutup sinirlendirerek, suçluluk psikolojisine sokarak sakın usandırmaya çalışmayın. Bunun yerine yanlış davranışımın üzerinde durarak düzeltmeye çalışın. Herhangi bir ceza uygulamadan önce beni dinleyin.
Benim yapamayacağım işler üzerinde zorlamayın. Kendim başarabileceğim işleri, yapmamı bekleyin. Bir işi başarabilmem için, gerekli durumlarda beni destekleyin. Hiçbir şey yapamıyorsanız, bu işte yaptığım gayretimi ve çabamı övün. Bana güvendiğinizi her noktada gösterin.
Benden yaşımın gösterdiği olgunluk ve hareketi her zaman beklemeyin. Her şeyi birden öğretmeye kalkmayın. Bana zaman tanıyın.
Bana karşı haksızlık ettiğinizi anladığınızda açıklamaktan çekinmeyin. Özür dilemeniz size olan sevgi ve saygımı azaltmaz. Tam aksine artırır ve beni size daha çok yakınlaştırır.
Sizi ara sıra üzdüğümü biliyorum. Bana verdiğiniz ve yaptığınız fedakarlıklar karşısında istediğiniz şeyler çok olmadığını biliyorum. Belki de sizi düş kırıklığına uğratıyorum. Ama beni, ben olarak kabul edip seveceğinize olan inancım yeter ki sarsılmasın.
Beni toplum önünde örnek gösterilir bir çocuk olmamı beklemezseniz ben de sizden kusursuz bir anne baba olmanızı istemem. Anlayışlı sevecen bir tarza hareket etmeniz bana yetecektir.
Sizin gibi bir anne ve babanın çocuğu olmak benim elimde olan bir şey değil. Fakat bana sorsalardı ve seçme hakkım olsaydı yine sizin çocuğunuz olmak isterdim.
Sevgilerle sevimli yaramaz, bir o kadar da masum, latif, nazik, nazenin çocuğunuz.