Çocuklarda biyolojik ve bilişsel gelişim nedir?
Gelişim, biyolojik, bilişsel ve duygusal-sosyal alanlardan meydana gelen bütünsel bir süreç olarak tanımlanmaktadır. biyolojik, bilişsel ve duygusal-sosyal alanlar birbiriyle sürekli etkileşim halindedir. Yani biyolojik gelişim bilişsel gelişimi, bilişsel gelişim sosyal ve duygusal gelişimi doğrudan etkiler.
Biyolojik gelişim, ya da fiziksel gelişim, boy ve kiloda, vücut organlarının yapı ve işlevlerinde, kas ve iskelet sisteminde meydana gelen değişiklikleri kapsamaktadır. Bilişsel gelişim ise algı, duyum, hafıza, dil ve düşünce becerilerini etkileyen zihinsel değişikliklerdir. Duygusal sosyal (kişilik-sosyal) gelişim de; kişilik, duygular, kendini anlama, başkaları ile ilgili duygu ve düşüncelerini oluşturma ve bunları kontrol edebilme becerilerileridir.
Biyolojik gelişim tamamen büyüme ve olgunlaşmaya bağlı bir süreçtir. Büyüme artan yaşla birlikte vücutta meydana gelen değişikliklerdir ve metabolik süreçlerle ilgilidir. Olgunlaşma organizmanın otomatik kalıtımsal olarak belirlenmiş olan biyolojik süreçle işlevsel gelişimidir. Hem büyüme ve hem de olgunlaşma biyolojik değişikliği gerektirmektedir. Büyüme hücre ve dokulardaki artışa bağlıyken olgunlaşma ise organ ve uzuvların işlevlerini yerine getirmesine bağlıdır. Olgunlaşma örüntüleri doğuştan getirilmektedir. Fiziksel ve motor gelişimdeki tüm değişimler olgunlaşmaya bağlıdır. Alıştırma yapma gibi çevresel etkenlerin rolü oldukça çok azdır. Biyolojik gelişim 6 alt boyutta gerçekleşir.
1- Vücut gelişimi: Doğum öncesinden başlayıp ergenliğin sonuna kadar devam eder. Yaşamın ilk yıllarında çok hızlı bir şekilde ilerleyen gelişme orta çocuklukta yavaşlar ve ergenlikte tekrar hızlanır. Genellikle bir bebeğin doğum ağırlığı dört aylıkken ikiye, bir yaşında ise üçe katlanır. Bebek bir yaşına geldiği zaman ortalama 76 cm. boyunda ve ortalam 9-10 kilo ağırlığındadır. Bebek her ay yaklaşık 1-2 cm uzar ve 500 gr. alır. Yeni doğanlarda baş bedenin 1/4’ü, yetişkinlerde ise 1/12’si kadardır. Orta çocukluk döneminde bedensel büyüme yavaştır ve bu dönemde çocuk hareket becerilerini kullanmayı ve kontrol etmeyi öğrenir.
2- Sinir sisteminin gelişimi: Yeni doğanlarda kas lifleri ve nöronlar tam gelişmemiştir. Zamanla çok hızlı gelişmeye başlarlar. Sinir sisteminin gelişimi 20 yaşına kadar devam eder, bundan sonra da nöron gelişimi durur. Vücuttaki diğer hücreler yenilenirken, sinir hücrelerinin büyük bölümü yenilenmez.
3- Motor (hareki) gelişim: Yakalama, yürüme, dengede durma yeteneklerinin kazanılması dönemidir. Bebeklikteki motor gelişim bütün bebekler için benzer şekilde gelişme gösterir. Örneğin normal bir bebek 5. ayda döner, 6. ayda destekle oturabilir, 9. ayda ise tutunarak ayağa kalkabilir, 10. ayda emekler ve 12. ayda yürür. Bu normal bütün bebekler için hemen hemen aynıdır. İnsanlar arasındaki farklılıklar düşünüldüğünde küçük farkların olması normaldir. Motor gelişim; kaba ve küçük kas veya ince motor beceriler olmak üzere iki kısımda değerlendirilir. Kaba motor becerileri yürüme, zıplama, merdiven çıkma ve yakalama becerilerinden oluşurken ince motor becerileri el ve parmak kullanım becerileriyle ilgilidir.
4- Duyusal gelişim: Duyumların gelişmesi ile ilgili gelişim sürecidir. Bebekler doğuştan itibaren duyumlara sahip olmalarına rağmen bunlara karşı duyarlı değildirler. İşitme duyuları tam olarak anne karnında çalışmaya başlar. Yenidoğan duymakla kalmaz, sesin kaynağına başını çevirmeye başlar. Bebekler gözleri açık olarak doğar ve doğdukları andan itibaren etraflarını görürler. 20 cm kadar net olarak görürler ve gözlerini çok yakın veya uzak nesnelere kolaylıkla odaklayabilirler. 6-8 aylıkken bir yetiştin gibi net olarak görürler. Yenidoğan turuncu, sarı, kırmızı ve yeşili griden ayırt edebilir, 4 aylık bebek yetişkin birinin gördüğü bütün renkleri görebilir. Görsel uyaranlar arasında tercihte bulunabilir.
5- Algısal gelişim: Yeni doğanların algıları pek güçlü değildir. Yenidoğanların biçim ve derinlik algıları doğuştan gelir. Derinlik algısı dünyayı üç boyutlu olarak, bazı nesneleri daha yakında bazılarını daha uzakta görme yeteneğidir. Dikkat mekanizması bebeklerde de çalışan bir mekanizmadır. Yeni doğanlar hareketli nesnelere hemen dikkat ederler. 8 haftalık olduklarında yeni olaylara dikkat etmeye başlarlar. Şema gelişimi de bu dönemde başlar. Çocukta merak duygusu 9-12 aylıkken gelişmeye başlar. Yeni şeyleri öğrenmek için büyük gayret gösterirler. Bu döneme hipotez dönemi adı verilmektedir. Dikkatin artmasının ana nedeni merakın giderilmesi için çaba harcanmasıdır.
6- Dil gelişimi: İlk yıllarda son derece hızlıdır. Beynin konuşmayla ilgili merkezinin olgunlaşmasına paralel şekilde gelişme gösterir. 2 aylık bir bebek bazı sesler çıkarmaya başlar. Üç aydan sonra bebeklerde agulama dönemi başlar. De, da gibi sesleri tekrarlarlar. 4.- 6. aylarda bebek vurgulamayla ses çıkarır, bir yılın sonunda vurgulamayı kullanır. Dil oluşumu ortalama 10 aylıkken başlar. Önce anlama, daha sonra tekrar gelişir. 12. ayın sonunda ağızdan ilk sözcük (genel olarak baba) çıkar. Daha sonraki aylarda aç, al, ver gibi tek sözcüklü cümleler söylemeye başlar. Üç yaşında 2 -3 sözcüklü cümleler kurar. Üç yaşından sonra ise çocuk cümlelerindeki boşlukları doldurmaya başlar. Örneğin “baba iş” yerine” baba işe gitti” der.