Daggerreyotipi, Louis Daguerre tarafından bulunmuştur. Bir çeşit fotoğrafik görüntü elde etme yöntemidir.
Louis Daguerre uzun süre üzerinde çalıştığı buluşunu 7 Ocak 1839 tarihinde Fransız Bilimler Akademisinde tanıttı. Dönemin Fransız Hükümeti, buluşun patentini isteyerek halkın kullanımına açıldı.
Dagerreyotipi, sülfürün gümüş plaka üzerine işlenmesi ile elde edilen fotoğrafik görüntü yöntemidir. Yüzeyi ne kadar pürüzsüz ise o kadar kaliteli sayılır. Fotoğrafın kapladığı alan yüzeyi arttıkça yapım zorlaşmakta ve buna bağlı olarak fiyatta artmaktadır.
Daggerreyotipi tekniğinin diğer bir özelliği ise yüksek çözünürlüklere olanak sağlamasıdır.
Yöntem hareketli cisimlerin çekimine uygun değildir. Bunun sebebi pozlama süresinin uzun olmasıdır. Stüdyo çekimlerinde sabit durulması için aparatlar mevcuttur.
Daggerreyotipi oldukça masraflı bir yöntemdir. Dünyada bu yöntemi en fazla on kişi ticari amaçla uygulamaktadır. Amerika’nın saygın kesimlerinde elit ürün olarak kabul edilir. Elit ürün olmasının sebepleri: çözünürlüğünün fazla olması, gümüş olması, pahalı olması ve renk dokusudur.
Bilim alanında yapılan her icatta olduğu gibi fotoğraf makinesine de, her nedense yunanca bir isim takılmıştır. Yunancada "fotos" yani ışık ve "grafos" yani yazı yazmak anlamına gelen iki kelimenin birleşmesi ile oluşan "fotoğraf" sözcüğü, ışık ile yazmak ya da ışık yazısı anlamına gelir. Fotoğraf makineleri tıpkı insan gözü gibi çalışan…
Günümüzde standart bir görüntü kodlama biçimi olarak dünya genelinde kullanılan JPEG(Joint Photographic Experts Group), görüntüyü sayısal bir veri olarak kodlayarak tanımlar. ISO 10918-1 ismiyle 1994 yılından beri standart haline gelen JPEG formatı, görüntü saklama yöntemi olarak dünyada en çok tercih edilen kodlama biçimidir. Görüntü kodlarken dosya uzantısı olarak çoğunlukla ".jpeg"…
İngilizce resim elemanı manasına gelen "picture element" tabirinin birleştirilmesi ile ortaya çıkan piksel kavramı, günümüzün gelişen teknolojileri sayesinde bilgisayar monitörlerinden cep telefonlarına ve yüksek çözünürlüklü televizyonlara kadar her alanda kullanılmaktadır. Çoğu insan tarafından bilinmese de, Türkçede pikselin karşılığı olarak "gözek" kelimesi kullanılmaktadır. Sayısal ortamdaki tüm görüntülerin en küçük parçası olarak…