Dil ve söz farkı nedir?
Dil ve söz ayrımını ilk kez, dilbilimin kurucusu sayılan Saussure ortaya koymuştur. İnsanlar yüzyıllar boyunca, birbirleriyle iletişimde bulunmak için dilyetisi adı verilen seslere dayalı bir yığın oluşturmuşlardır. Bu çözümlemenin yapılabilmesi için, düzeni bulmak gerekir; bu düzen ancak, dilyetisinden dili çekip almak, sonra sözün karşısına koymakla bulunabilir.
Dil, dilyetisinin toplumsal ve kurallaşmış yönüdür. İnsanlar arasında geniş bir sözleşmeden, bir uzlaşmalar bütününden doğan toplumsal bir kurumdur. Topluma ait bir olgu olan dil, ancak toplum içerisinde yerini bulabilir. Toplum olmadan dil, dil olmadan toplum içinde anlaşma olmaz. Konuşan ve anlaşmazlık istemeyen birey, bu ortaklaşa uzlaşmayı değiştirmez, ona uymak zorundadır.
Dil, göstergeler dizgesi olarak iletişimi sağlar. Bu dizge içinde, göstergelerin nasıl kullanılacağını düzenleyen kurallar bulunur. Dil, her konuşucuya, bir göstergeler dizgesi olduğunu, dilsel topluluğun etkisi altında kaldığını hissettirir. Türk bir kimse, karşısındaki kişiden Türkçe sözcüklerle kurulu bir cümle bekler. Türkçe’nin söz dizimine uygun bir cümle kurulması da, anlaşmanın doğru sağlanması için önemlidir.
Bir dilsel toplumdaki bireyler, aslında soyut olan dili, kendi telaffuzları ve kendi kültürel edinimleri çerçevesinde, söze dönüştürüp, somut olarak, alıcı tarafından duyulmasını sağlarlar. Bir kişinin genzinden konuşması; /beş/ yerine /bej/, /üç/ yerine /uç/ demesi, kişiyi yani sözü ilgilendirir; çünkü böyle bir değişiklik öngörülmemiştir. Ancak kişinin sözcükleri tersten okuması; /kış/ yerine /şık/, /koş/ yerine /şok/ demesi dili yani toplumu ilgilendirir, çünkü böyle bir değişiklik daha önce öngörülmüştür.
Dil, deneyim verilerinin özel bir düzenlenişidir. Böylece dünyaya düzen koyanın insan, dolayısıyla dil olduğu söylenebilir. Her alanda sınıflama doğanın değil; insanın varsayımıdır. İnsanın, gereksinim ve ilgisine göre kendisini çevreleyen dünyadaki nesnelere ad verir. Kısacası; dil soyutken, söz somuttur. Dil toplumsalken, söz bireyseldir. Dil kurallar bütünüdür, söz ise, bu kurallar bütününün kişi tarafından uygulamaya konmasıdır.