Doğum şekli ne zaman belli olur?
Hamile olan kadınların hiç biri dünyaya getireceği çocuklarının nasıl bir doğumla doğacağını daha önceden tahmin edemez. Bu konuda doktoru bile kesin bir şey söyleyemez. Gebe kadının hangi doğum şekline göre doğum yapacağını, ne zaman doğumun olacağını belirli bir aşamaya hatta doğum anı gelinceye kadar kesin olarak bilinmesi mümkün olmaz. Ancak bazı zamanlarda özellikle sezaryenle doğum olacağında, doğum şekli çok önceden tespit edilebilir. Bu durum daha çok çoğul gebeliklerin olması halinde söz konusu olduğundan, erken zamanda doğum şekli kesinlik kazanabilir.
Doğumun hangi şekilde yani normal vajinal yoldan ya da sezaryenle olacağı hakkındaki bilgi, tamamen anne adayı ya da bebeğinin sağlığı doğrultusunda kesinlik kazanır. Gebelikte son an gelinceye kadar her konuda normal olarak görülen hamileliklerde bile, doğumun normal olarak olacağı ya da olmayacağı kesin şekilde belirlenemez. Son zamanda bebekte ya da anne adayında olabilecek bir sağlık sorunu planlanmış olan her şeyi bir anda tersine döndürebilir. Normal doğum yapılırken bile bebeğin kalp atışlarında olan bir olumsuzluğun bile, doğumu acil bir şekilde sezaryene çevirebilir. Gebeliğin son aşamasına kadar doğumun şekli kesinlik kazanmasa da, 37. ve 38. haftalarda doğum hakkında tahmini bir belirleme yapılabilir. Buna rağmen doğumun gerçekleşmesine kadar hem anne adayı, hem de bebek sürekli olarak takip altına alınır.
Doğum şekli gebeliğin kaçıncı haftasında belli olabilir?
Gebeliğin sonlanmasını sağlayacak olan doğumun normal vajinal yoldan ya da sezaryenle olacağının tespit edilmesi, çoğu zaman gebeliğin son haftasına hatta doğum zamanına kadar bile belirlenemez. Her şeyiyle normal giden, normal seyreden bir hamilelikte, bebeğin doğum yolunda ilerlemesi nedeniyle ya da bebeğin kalp atışlarında olan olumsuzluk yüzünden ya da bebeğin bir anda anne karnında pozisyon değiştirerek ters olarak gelmesi gibi bir durumun yaşanması halinde, doğumun bir anda sezaryene dönüş yapması söz konusu olabilir. Bu şekilde acil durumların daha önceden öngörülmesi her zaman mümkün değildir. Bu yüzden gebeliğin son ayı, hatta son haftasına kadar doğumun hangi şekilde olacağı konusunda herhangi bir fikir belirtilmesi doğru olmaz. Son ay gelene kadar bebeğin anne karnında dönmesi çok sıkça olur. Ancak son ay geldiğinde bebeğin iyice büyümesi yüzünden, anne karnında daha az olur. Ancak bu bile bebeğin son ana kadar doğum yolunda dönmeyeceğine işaret değildir. Bu sebeple gebeliğin son günü gelinceye kadar, asla doğumun normal olacağı konusunda bir karar verilemez. Her zaman ve her an doğum konusunda değişim olabilir.
Gebeliğin daha çok 37. haftasından sonra, bebeğin anne karnında olan duruşu, kilosu, muayene sırasında doğum yolunun şekli değerlendirilerek, normal doğumun mümkün olup olmadığı hakkında yaklaşık bir tahmin yürütülebilir.
Gebelik sırasında bazı özel durumların gelişmesi durumunda, kadının normal doğum yaparak bebeğini dünyaya getiremeyeceği, doğum için mutlaka sezaryenin gerekli olduğu hakkındaki belirleme, doğum haftası gelmeden önceden bilinebilir. Bu daha çok çoğul gebeliklerde, bebeğin amniyos suyunun çok azalması halinde, bebeğin kalp atışlarında düzensizlik olması halinde, bebeğin aşırı kilolu olması durumunda gerekli olabilir. Anne adayı daha önceden sezaryenle doğum yaptıysa, rahim ameliyatı geçirenlerde, plasentan doğum kanalını tıkadığında da sezaryenle doğum olması kesin olabilir. Bebeğin ayaklarının ya da makatının aşağıda olması yani ters gelmesi durumlarında da normal doğumun olmayacağı kesin şekilde yürütülemez. Çünkü her an için bebek yeniden pozisyon değiştirip, normal doğum yapılacak düz bir konuma geçebilir. Bu tür olasılık son ayda az da olsa söz konusu olabilir. Bu yüzden sezaryenle doğum planlı değilse, normal doğumun gerçekleşeceği de kesin olmaz. Her anne adayının bebeğini normal yolla doğurmak istemesi normaldir. Hamile kadınlar her şeyin doğalını makbul saymış olsa da, doğumunu normal vajinal yoldan yapmak istese de, bu kararın hamileliğinde olan gelişime göre doktor tarafından alınması söz konusudur.