Faiz sistemi doğru mudur?
Ülkemizde merkez bankasının faiz politikasının başbakan tarafından eleştirilmesiyle faize karşı bir gündem meydana geldi. Kimi merkez bankasının bağımsızlığına atıfta bulunarak, başbakanın Almanya dönüşü gazetecilere vermiş olduğu röportaj da merkez bankasına yönelik “dalga mı geçiyorlar” açıklamaları eleştirdi. Kimisi ise, faiz politikalarında merkez bankasının yanlış yaptığını ifade edenler oldu. Peki durum gerçekten neyi ifade ediyor?
Bu gelişmeleri daha iyi değerlendirme şansına şuan vakıf olduk. Çünkü Avrupa’da açıklanan büyüme rakamlarından sonra sonuçlar, ekonomilerinin kısır döngü içerisinde olduğunu gösterdi. Bu göstergeler büyüme odaklı yeni bir ekonomik düzenin Avrupa’da gerçekleşmesi için faiz rakamlarını sıfırın altına çekilmesini doğurdu. Faizler eksiye inince Avrupa’da, Türkiye’ye doğru para akışı meydana geldi. Burandan şunu anlayabiliriz. Sıcak para denilen paradan para kazanma sistemi, maalesef kalkınmacı bir ekonominin öğesi değil. Şayet öyle olsaydı Avrupa’daki sıcak para, ekonomilerine katkı sağlayabilirdi. Ama tam tersi bir etki yarattı. Başbakanda her zaman sıcak paranın ülkemizin büyümesinde bir etkisinin olmadığını söylüyor. Gerçekten de öyle, şayet sıcak paranın ülkemize doğru kaymasının sebebi, faiz rakamlarının burada daha yüksek olması. Buraya gelen paraya, daha çok faiz verileceğinden sıcak para sahipleri servetine servet katacaklar.
Bizim ekonomi servetimiz ise, sömürülecek. Kalkınmak için faizlerin düşmesi şart. BU yatırımı tetikleyici bir unsur teşkil ettiği gibi, enflasyonunda aşağılara düşmesini sağlayacak. Ama merkez bankası içerisinde yapılanan bir takım güruh, dışarıdan emir alırken, ülkemizin başbakanından almaması ve bağımsızlığını ön plana atması, tabiri caizse bu ülkenin gelişme sürecinde ki hedeflerini baltalamak istemektir. Ne yazık ki merkez bankasının başkanı hususunda faiz kararlarıyla alakalı ingilterede yaptığı bir görüşme meydana sızdı. Kendisi korkmayın faizleri indirmeyiz dediği söyleniyor. Hadi diyelim söylemedi. Ama yapmış olduğu faiz politikası, ülkenin makro hedefleriyle hiç uyuşmuyor.