Geçmişe özlem ile nasıl baş edilir?
Özellikle 40′lı yaşlar ile başlayan dönemlerde, geçmişe özlem duyma sendromu sıklıkla duyduğumuz veya yaşandığına bizzat şahit olduğumuz hatta belki yaşadığımız bir durumdur. “Nostaljik özlem” de denilen bu durum, romantik düzeyde kaldığı sürece normaldir ve de hoştur. Ancak, bu durumu ileri düzeyde yaşayan bazı kişiler olabilmektedir.
Geçmişe duyulan özlem, bugünden kopma noktasına getiriyorsa insanı bu bir psikolojik rahatsızlıktır ve kesinlikle vakit kaybedilmeden bir uzmandan yardım alınmalıdır.
İnsan hayatında bebeklik, çocukluk, gençlik, yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerini kapsayan bir yaşam süreci söz konusudur. Bu sürecin en sağlıklı şekilde gerçekleşmesi, kişinin her dönemi hakkıyla yaşaması ile doğru orantılıdır. Aşırı disiplin altında çocukluğunu yaşayamamış bireyler bunun sonuçlarını ileriki yaşlarda yaşamaktadırlar. Yaşları ile orantılı olmayan çocuksu haller ve söylemler; sorumluluk alamama, yaşın gerektirdiği diğer hal ve durumlara uyum sağlayamama gibi ileri derecede sonuçları dahi olabilmektedir. Anne ve babalar bu nedenle çocuklarına çocukluk dönemlerini en iyi şekilde yaşamaları için uygun ortamı sağlamalıdırlar. Bu onların hiçbir kurala maruz bırakılmaması şeklinde de kesinlikle algılanmamalıdır. Ancak, hem kurallar, hem de ödül ve cezalar çocuğun yaşına uygun bir şekilde uygulanmalıdır.
Geçmişe özlem duygusunu sağlıklı bir çerçevede ancak yoğun bir şekilde yaşayan bireylerin bu özlemlerini yok saymaları doğru olmayacaktır. Geçmişten gelen ancak uzun süredir görüşemediği arkadaş ve tanıdıkların ziyaret edilmesi, geçmiş fotoğrafların ortaya çıkarılıp yeniden gözden geçirilmesi, eğer tutulmuş ise günlüklerin okunması, geçmişte ziyaret edilen yerlerin yeniden ziyaret edilmesi gibi romantik eylemler ile bu duyguyla başetmek mümkün olabilecektir.
Geçmişe özlem duyan ve bunu sık sık dile getiren insanları zorla bugüne gelmeye zorlamak, geçmişten bahsetmelerini engellemeye çalışmak olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Tam aksine bu kişleri bol bol konuşturmak lazımdır. Sohbetler açmak, onları geçmiş anılarını anlatmaya teşvik etmek karşı tarafı oldukça rahatlatacaktır.