Haçlı seferleri nedir?
1095 ve 1272 yılları arasında gerçekleşen Haçlı seferleri, 1071 yılında Türklerin Bizanslıları yenerek elde ettiği Malazgirt Zaferi sonrasında, Bizans İmparatoru I. Aleksios Komnenos’un Papa II. Urbanos’tan yardım istemesi üzerine fikren şekillenen Hıristiyan akınlarını ifade eder.
Türklerin Malazgirt Muharebesi’nde Bizanslıları yenerek Anadolu’ya tekrar ayak basmalarından ve Hıristiyanlığın kutsal topraklarını Kudüs’te ellerinde bulundurmalarından son derece rahatsız olan Avrupalılar için Haçlı seferi, Ortadoğu’da askeri ve siyasi anlamda yeniden hakimiyet kurabilmenin tek yolu olarak görülmüş ve yaygın bir şekilde benimsenmiştir.
Türkler Anadolu topraklarında ilerleyip, İznik’te Anadolu Selçuklu Devleti’ni kurarken Avrupa Haçlı seferi düşüncesini geliştirmekle meşgul olmuş ve sonunda Kasım 1095’te Papa II. Urbanus Avrupa’nın liderlerini Fransa’ya çağırarak Clermont Konsili’ni toplamıştır. Bu konsil ile Müslümanlara karşı savaş çağrısı yapılmıştır.
Papa’nın çağrısı üzerine bazı kaynaklara göre 1096 ve bazı kaynaklara göre de 1097 yılında Haçlı orduları Anadolu’ya girmiş ve I. Haçlı seferini başlatmışlardır. Müslümanların hazırlıksız yakalanması yüzünden I. Haçlı seferi Avrupalıların başarısıyla tamamlanmış ve İznik Anadolu Selçuklu Devleti’nden alınmıştır. 1099 yılına kadar devam eden ilk Haçlı seferi sonunda Antakya’yı ve Kudüs’ü de ele geçiren haçlılar Kudüs’te resmen katliam yaparak Müslümanları öldürmüş ve Kudüs Krallığını kurmuşlardır. I. Haçlı seferi sonunda Ortadoğu’nun çeşitli yerlerinde Haçlı devletleri kurulmuştur.
Birinci Haçlı seferinin başarısına aldanan ve Müslüman Türkleri yenebileceklerine inanan haçlılar bundan sonraki her girişimlerinde başarısız olmuşlardır. Sayıları 10’a yaklaşan haçlı seferlerinin üstesinden gelen Müslümanlar Ortadoğu’da yeniden güç kazanmış ve Müslüman devletler kurarak haçlı devletlerini bir bir dağıtmışlardır. 1187 yılında da Kudüs tekrar Müslümanların eline geçmiştir.
Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü haçlılardan geri alışı Ortadoğu’daki haçlı varlığını sona erdirmek adına bir dönüm noktası olmuştur. 13. yüzyılın sonunda güçlerini kaybeden ve Ortadoğu’dan silinen haçlılar 14. yüzyılda Müslümanlara yeniden saldırmaya başlamışlardır.