Hamilelikte beslenmede nelere dikkat edilmelidir?
Bebeklerin zeka gelişiminin anne karnında başladığı bilinmektedir. Uzmanlara göre bebeğin zeka gelişimi için hamilelik döneminde anne adayının beslenme şekli büyük önem arzetmektedir. Bunun için yapılması gereken ilk şey zararlı yiyeceklerden uzak durmak ve bütün besin gruplarını yeterli ve dengeli bir şekilde tüketmektir.
Hamilelikte tüketilen besinlerin, anne karnındaki bebeğin fiziksel gelişiminde olduğu kadar zekası üzerinde de büyük etkisi bulunmaktadır. . Buna dayanarak bazı besinlerin hamilelik döneminde mutlaka tüketmek gerektiğini söyleyebiliriz.
Gebelik döneminizde dengeli bir beslenme alışkanlığı edinildiğinde, sıvı bol miktarda alındığında, normal sınırlar içinde kilo almak, sağlıklı bir gebelik dönemi geçirmek, sağlıklı bir çocuk dünyaya getirmek ve doğum sonrası formu korumak için beslenmeyle ilgili hususları iyi bilmek gerekmektedir.
Gebelik esnasında beslenme, anne adaylarının üzerinde önemle durmaları gereken bir konudur. Sağlıklı bir gebelik dönemi geçirmek, gebeliğe has belirtileri yaşamamak veya daha az yaşamak, bebeğini ideal olan kiloya ulaşmasını ve dünyaya yeterli besin depolarını oluşturmuş şekilde gelmesini sağlamak, annenin rahat bir lohusalık dönemi geçirmesi, bebeğe verilecek anne sütünüzün kaliteli olmasını sağlamak için gebelik öncesinden gelen beslenme alışkanlıklarınızı gebelik döneminde tekrar gözden geçirmeniz önemlidir.
Gebelik dönemi; günlük kalori, alınması gerekli olan sıvı, vitamin, protein, minerallerin ihtiyacının arttığı bir dönemdir. Bu ihtiyacı karşılamak için vücut size çoğu zaman yol gösterecek ve açlık-tokluk merkezlerinin gebeliğe uyum sağlamasından dolayı değişen işlevleri sayesinde bu ihtiyaçlar karşılamış olacaktır.
Gebelikte uzmanların önerdiği beslenme şekli, bütün temel besin maddelerinden her birinin yeteri kadar ve düzenli olarak alınması şeklindedir. Temel besin maddelerinden şekerler ve yağ miktarı yüksek olan gıdalar hariç her birinden her gün düzenli olarak belli miktarlarda mutlaka alınmalıdır. Şekerler ve yağ miktarı yüksek gıdalar ise genel olarak besleyici özellikleri düşük ve kalorileri yüksek olan gıdalardır ve bebeğe hiçbir yararı bulunmamaktadır.
Tek taraflı beslenmeden kaçınılmalı ve protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin – minerallerden gereği kadar uygun oranlarda alınmalıdır. Gebelik döneminde tüm besin maddelerinin günlük ihtiyacı artmaktadır. Gebelikte diğer insanlara göre günlük 300 kilokalori daha fazla kilokalori alınması gerekir. Düzenli ve yeterli beslenmeye ek olarak gebelik boyunca her gün demir ilacı kullanılması ve gebeliğin ilk aylarında folik asit vitamininin kullanılması önerilir. Kan yapımında son derece önemli olan demir için ise farklı şeyler söylenmektedir. Alınan besinlerdeki demir yetersiz kaldığından ilaç takviyesi ile demir almak gerekmektedir.
Gebelik sırasında da hamile olmayan insanlar için olduğu gibi aşırı yağlı yiyeceklerden, gereksiz aşırı kalori içeren hiçbir besleyici değeri olmayan kek, bisküvi gibi yiyeceklerden mümkün olduğu kadar kaçınmak gerekir. Hamur işlerini ve yağlı yiyecekleri çok fazla tüketmemek gerekir. Baklava ve benzeri şerbetli tatlılar veya diğer tatlılar tüketilebilir ancak bunları az miktarda tüketmek gerekir, aşırı kalori içerdikleri için çok daha kolay kilo aldırabilirler bu da gebelikte istenmeyen bir durumdur.
Aşırı tuz tüketilmekten kaçınılmalıdır. Fast food yiyeceklerden kesinlikle uzak durulmalıdır. Mineral -vitamin kaynağı olduklarından dolayı meyve ve sebzelerin tüketilmesi daha yararlıdır. Et ve süt ürünleri gebelik döneminde gerekli proteini sağlayacaktır. Gebelik süresi boyunca haftada 1-2 gün balık tüketilmesi çok faydalıdır. Haftada 1-2 gün balık tüketilmesi ve günde 1-2 ceviz tüketilmesi bebeğin beyin gelişimi için son derece önemli olan balık yağı yani omega 3’ü annenin alması açısından yararlıdır.
Gebelik döneminde ihtiyaç duyulan vitaminlerin hepsi düzenli beslenme yoluyla alınabilir ve doğru olan beslenmede budur. Şu ana kadar varlığı bilinen vitaminler dışında vücudun kullandığı çok sayıda vitamin bulunmaktadır ve bunlar keşfedilmeyi beklemektedir. Kahve ve çay düşkünü olan annelerin dikkat etmesi gereken diğer bir husus kahve ve çay tüketimidir. Günde bir fincan veya en fazla iki fincan kahvenin olumsuz bir etkisi olmamasına karşın daha fazla miktarlarda tüketilen kafein, dolaşım sisteminin olumsuz etkilenmesine ve uykusuz kalınmasına yol açabilir. Dahası, yüksek miktarlarda kafeinin düşük, erken doğum veya bebekte gelişme geriliği yaptığına dair bulgular vardır.
Alkol yine bu dönemde uzak durulması gereken bir içecektir. Alkol bebek üzerinde gelişimsel kusurlar yaratabilen bir madde olduğundan dolayı ve bu kusurları yaratan günlük dozun alt sınırı belirlenemediğinden, gebelikte kullanılmaması gerekmektedir