Hemoroid nedir?
Toplum arasında basur olarak da bilinen hemoroid, kısa bir tabirle makat bölgesinde bulunan damarların genişlemesi ile oluşan bir hastalıktır. Buna makat bölgesinin varisi de denilmektedir. Diğer bir ifadeyle basur, vücudun büyük boşaltım yerinde anal kanalı kaplayan, yani makatın dış kısmında bulunan mukoza zarı denilen şeyin altındaki damar alanının şişmesi ile oluşan yumrulara denilmektedir. Ayrıca toplum arasında basurdan farklı bir ifade ile mayasıl veya babasıl olarakta kullanmaktadır. Tıpta genel olarak bilinen bir çeşit varis olan hemoroid, anal kanal içinde bulunan topak şekline gelen makattan dışarıya sarkan atardamar, toplardamar ve bağ dokusu gibi yumru haline gelen bir çeşit hastalıktır. Yapılan araştırmalarda hemoroid hastalığın ortaya çıkmasında birçok sebep göstermektedir. Bunlardan biri olan ve ana neden olarak gösterilen kabızlıktır. Ve bu rahatsızlık kalıtımsal olduğu ifade edilmekle beraber, bir şekilde nesilden nesile taşınmaktadır. Bunun yanında bu hastalığa sebep olan diğer faktörler ise enfeksiyonlar veya karın bölgesinde oluşabilen basınçtan dolayı meydana geldiği de söylenmektedir. Yani hamilelikte, tuvalette çok ıkınmadan veya ağır kaldırmadan dolayı gibi şeylerde bu hastalığa sebep olduğu belirtilmektedir. Kalıtımsal olan bu hastalık aile bireylerin çoğunda görülmekle beraber bu hastalığa tutulanlarda kabızlık uzun sürmektedir.
Hemoroid iki çeşidi bulunmaktadır. Bunlar iç hemoroid ve dış hemoroiddir. iki çeşit olarak görülen iç hemoroid, makat bölgesinde sıklıkla ağrıya neden olmaz. Ama kanamaya sebep olur. fakat dış hemoroidin sebep olduğu ağrılar çoktur.
Dış hemoroid olarak ifade edilen yer, makat bölgesinde yer alan dişli çizginin altında bulunan yer olarak adlandırılır. Dış hemoroidler özellikle makat bölgesinde çok büyük bir ağrıya, kaşıntıya ve huzursuzluğa sebep olurlar. Bu rahatsızlıkta ağrı olmasının sebebi hemoroit memesi içinde bulunan kanın pıhtılaşması ile aşırı bir şekilde ağrı durumu oluşmaktadır.
Yapılan incelemelere göre hemoroid 4 evrede incelenmektedir. bunlardan birinci evrede, dışarıya sarkma görünmez. İkinci evrede, ıkınma ile beraber basur dışarı sarkar ve daha sonra kendiliğinden içeri girer. Üçüncü evrede ise, ıkınma ile birlikte basur yine dışarı sarkar fakat bu sefer elle itilerek içeri girmesi sağlanır. Son evre olan dördüncü evre de ise, yine ıkınma yapılır bununla birlikte basur yine dışarı sarkar, fakat elle içeri ittirildiği halde yine de içeri girmez.
Tıbbın ilerlemesi ve teknolojik aletlerin kullanılması ile bu hastalık genel olarak lazer yöntemi ile tedavi edilmektedir. Hekimler, genel olarak bulunduğu evreye göre uygun bir tedavi yöntemi uygulanmaktadır. Bunun yanında ameliyata ihtiyaç kalmadan çeşitli tedavi yöntemleri de uygulamaktadır. Bunlardan boğma girişimi, biblolar koagülasyon, lazer ve skleroterapi isimleri verilen tedavi yöntemleri de uygulanabilir.
Ayrıca basur hastalığına yakalanmamak için doktorlar tarfından tavsiye edilen, düzenli bir şekilde egzersiz yapılmalı, genel olarak kabız kalmamaya dikkat edilmeli, düzenli tuvalet alışkanlığı kazanılmalı ve bunun yanında bol bol su içilmelidir. Bunlar yapılarak bu hastalıktan kurunulabilir.