Hipoglisemi nedir?

Şekerin düşük olması olarak tanımlanan hipoglisemi, hastaların karbonhidrat içeriği zengin olan besinleri tükettikten 2-3 saat sonra ya da uzun bir süre aç kaldıktan sonra terleme, bulantı, titreme, çarpıntı gibi sağlık sorunları yaşamasıdır. Bunun nedeni kan şekerinde meydana gelen düşmedir. Hastada karbonhidrat tüketiminin sonrasında oluşan belirtilerin kaybolması reaktif hipoglisemi olarak tanımlanır. Hipoglisemi tansı konulan hastalar, beslenmelerine dikkat etmedikleri takdirde, şeker hastalığına yakalanmaya yatkın bir hale gelir. Sürekli olarak tatlı tüketme eğilimi ve buna bağlı olarak kilo artışı yaşarlar. Bu yüzden hastaların diyet yapması kaçınılmaz olur.

Hipoglisemi belirtileri nedir?

Çok sık karnınız acıkıyor ve şekerli gıdalar yemek istiyorsanız, olmadık zamanda tatlı krizine giriyorsanız, yorgunluk hissediyor, mide krampları çekiyor, bitkinlik duyuyorsanız, aç kaldığınız zaman vücudunuzda ellerde titreme, soğuk terleme, kalp çarpıntısı gibi tepkiler oluyorsa bunun hipoglisemi ile bağlantısının olduğu düşünülebilir. Yemeklerden sonra bedeninize ağırlık çökmesi, uyku hali, yaptığınız işe odaklanamama, baş ağrısı çekme ve bitkinlik varsa hipoglisemi rahatsızlığı riski daha fazla yükselmektedir. Bu belirtilerin araştırılması ve rahatsızlığın teşhisinin konulması gerekir. Hipoglisemi için kan şekeri 50 mg/dl değerin altına düşmesi gerekir. Böyle bir durumda vücudumuzda ilk etkilenen organ beyin olmaktadır. Hipoglisemi ne kadar hızlı ve ani olarak ortaya çıkarsa, belirtiler daha dramatik yaşanır. Kan şekerinin düşme oranı hızlandıkça, daha fazla ağırlaşan belirtiler görülür.

Hipoglisemi diyet tedavisi nasıl uygulanır?

• Vücutta bulunan fazla kilolar verilmeli.
• Vücut uzun süre aç bırakılmamalı.
• Tatlı tüketimi azaltılıp, aç karnına tüketim yapılmamalı.
• Düzenli bir beslenme programı hazırlanmalı ve öğünler atlanmamalı.
• Kan şekerinin yemekten sonra 3 saatte ancak düştüğü düşünülüp, öğün aralarının 3-4 saat olacak şekilde ayarlanması gerekir.
• Kan şekerinin hızla yükselmesine neden olan karbonhidrat tüketiminden kaçınılmalı.
• Şekerli besinler, hazır meyve suyu, aşırı derecede kahve ve çay tüketimi yapılmamalı.
• Bulgur, çavdar ekmeği, kepekli ekmek gibi lif oranı yüksek olan karbonhidratların tüketimi tercih edilmeli.
• Posa içeriği yüksek olan sebzelerin tüketimi yapılmalı.
• Ara öğünlerde kepekli ekmekle hazırlanan tost, Probiyotik yoğurt, peynir ve ceviz gibi besinler tüketilmeli.
• Alkol tüketimi kan şekerini önce yükseltecek, ardından düşürecek bunun için alkol tüketiminden kaçınılmalı.
• Egzersizleri düzenli yapmak kan şekerini dengeler. Ancak egzersizleri aç karnına ve yoğun bir şekilde uygulanmamak gerekir.

Kan şekeri düşüklüğünde ne yapılmalı?

Bu durumda yanınızda bulunduracağınız 1-2 tane kesme şekeri ya da 1-2 tane meyveli şekeri veya 1 çay bardağı meyve suyunu için. Daha sonra kan şekerinin yeniden düşmemesi için kepekli ekmek ile peynir ya da kepekli bisküvi ile ayrandan oluşan öğün yenilmelidir.