İnsülin direnci tedavisi nasıl yapılır?
İnsülin pankreasta üretilir ve kana karışır. Hücrelerin yağ, karbonhidrat ve protein kullanımda ve büyümenin düzene sokulmasındaki işlemlerin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynar. İnsülin hormonu bu görevleri hücrelerin yüzeyinde olan insülin reseptörlerine bağlanarak gerçekleştirir. İnsülinin bu görevine bir tür kapıcılık ya da hücre kapısında zil denilebilir. Besinler vücuda ilk olarak girdiğinde karaciğerde parçalanır ve büyük bölümüm glikoz zerreleri olarak kana gönderilir. Bu moleküller kan aracılığıyla hücrelerin zarından geçer, fakat hücrelerin içine yardım almadan tek başına giremezler. Bunların hücrelerin içine insülin aracılığıyla taşınması gereklidir. İnsülin direnci vücutta olan hücrelerin insüline karşı duyarsızlaşması neticesinde gerçekleşir. Kişilerde insülin direnci geliştiği zaman, vücudun ihtiyaçlarının karşılanması için daha fazla insülin ihtiyacı doğar. Bu olduğunda pankreas daha fazla çalışarak insülin üretmek zorunda kalır. Pankreasın aşırı zorlanmasıyla kandaki insülin miktarı yükselir, göbek çevresindeki yağlanma artar, kolesterol anormallikleri oluşur, yüksek kan basıncı gibi olumsuz etkiler meydana gelir. Bu durum metabolik sendrom olarak adlandırılır. Hücrelerde oluşan insülin duyarsızlığı zaman içinde artar. Pankreas yüksek oranda insülin üreten düzeyde kaldığında, zaman içinde yorgun düştüğünden, hücrelerde yetersizlik meydana gelir. Kan şekeri ilk önceleri öğünlerden sonra yükselirken, giderek açlık dönemlerinde de yükselmeye başlar. Bu aşamaya gelindiğinde hastada Tip 2 diyabet gelişmesi söz konusu olur. Bu etkilerden dolayı oluşan insülin direncinin mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Kişilerin fazla kilolarının bir sebebi insülin direncinin gelişmesi olabilir.
İnsülin direnci tedavisi nasıl yapılır?
İnsülin direncinin tedavi edilmesi iki yolla gerçekleşir. Tedavi sırasında amaçlanan öncelikle insülin gereksinimini azaltmak, daha sonra ise hücrelerin insüline olan duyarlılığını arttırmak gerekir. İnsülin direnci gelişmiş hastaların beslenme düzenlerini yeni baştan planlaması gerekir. Uygulanacak beslenme programında sık ve küçük öğünler halinde beslenmeye dikkat etmeleri, aç kalmadan ve öğün atlamadan yemek yemeleri gerekir. İnsüline olan ihtiyacı azaltmak için, yapılan diyet sırasında karbonhidrat miktarını düşürmek beslenmede öncelik olmalıdır. Karbonhidratlar hızlı parçalandığı ve hızlı emildiği için insülin direnci artış göstermektedir. Bu tür besinlerin glisemik indeksi yüksektir. Hastalar işlenmemiş şeker, patates ve mısır ürünlerinden yapılan gıdalardan, fruktoz şurup içeren besinlerden, bisküvi, kek, karpuz, incir, muz gibi yiyeceklerden uzak durmalıdır. Glisemik indeksi düşük olan besinlerin tüketilmesine özen gösterilmelidir. İnsülin direncini çözmenin en etkili yolu, hastaların kilo vermesidir. Hastaların kilo oranından % 5 vermesi insülin direncini kırar, % 10 ve daha fazlasını vermek ise insülin direnci sorunu çözer. Bu şekilde kan şekeri dengelenir, kan basıncı düşer, iyi kolesterol yükselir ve trigliserit normal seviyelere gelir. Fazla kiloların kaybı ve düzenli egzersiz yapılması glikozun hücre içine girişini arttırır, hücrelerdeki insülin direncini düzeltir ve diyabet hastalığının gelişme riskini büyük oranda azaltır. Tek başına ilaç kullanılması ve diyet yapılması insülin direncini düzeltmek için yeterli gelmez. Aynı zamanda insülin direncini düzeltmek için, egzersizlerin düzenli olarak yapılması gerekmektedir. Hastalar egzersiz uygulamalarında doktoruna danışması gerekir. Merdiven inip çıkmak, tempolu yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, yüzmek gibi sportif faaliyetler insülin direnci en iyi kıran egzersizlerdir.
İnsülin direnci doğru olarak tedavi edildiği zaman;
- Kilo ayarlanması bir sorun olmaktan çıkar. Kişiler daha rahat kilo verirken, verdikleri kiloları yeniden almazlar.
- Kan şekerinde yükselme yaşanmaz ve şeker hastalığı önlenebilir.
- Kan basıncı dengelenir.
- Sinirlenme hali, tatlı krizleri, ani öfkelenme, çarpıntı, terleme ve uyku sorunları gibi hipoglisemi şikâyetleri ortadan kalkar.
- Kan yağları dengelenir.
- Vücutta total kolesterol düştüğünden, iyi kolesterol yükselir, trigliserit normal seviyelere gelir ve karaciğer yağlanması sorunu ortadan kalkar.