Kireç nedir?
Bağlayıcı kimyasal olarak insanlık tarihinin ilk dönemlerinden beri kullanılan kireç, bilinen en eski bağlayıcılardan biridir. Antik Babil, Hitit, Pers, Mısır ve daha birçok farklı medeniyet tarafından kullanılan kireç, mimaride dünya genelinde kullanılmış ve yapıların dayanıklı hale gelmesini sağlamıştır. Kireç taşının yaklaşık olarak 850 ile 1500 derece arasında bir sıcaklıkta pişirilmesiyle elde edilen kireç, su ile temas ettiğinde hızlı bir şekilde katılaşmaktadır. Kireç taşından elde edilen kirecin su ile karıştırıldığında çok hızlı bir biçimde sertleşmesi ve son derece dayanıklı bir yapı kazanması bu malzemenin binlerce yıldır yapılarda bağlayıcı ve yüzey kaplayıcı olarak kullanılmasını sağlamıştır.
Doğal hali ile rengi beyaz olan ve inorganik bir yapıya sahip olan kireç, bağlayıcı özelliği ile yapıların dış etkenlerden korunmasını da sağlamaktadır. Su içinde inşaat yapılmasına da olanak sağlayan su kireci, bilindiği kadarıyla Roma İmparatorluğu döneminde keşfedilmiş ve Roma uygarlığının mimari alanda büyük gelişme göstermesini sağlamıştır. Türk tarihinde de yaygın bir şekilde kullanılan kireç, “Horasan Harcı” olarak isimlendirilmiştir. Türk mimarisinin en önemli öğelerinden biri olan Horasan Harcı, Türklerin kirece tuğla kırıkları eklemesi ve bu harcı pişirmesi ile ortaya çıkmıştır. Son derece dayanıklı ve kolay kullanımlı bir madde olan Horasan Harcı daha sonraki dönemlerde farklı toplumlar tarafından da kullanılmış ve yapıların daha yüksek mukavemete sahip olmasını sağlamıştır.
Eski Mısır medeniyetinin de yaygın bir şekilde kullandığı kireç, günümüzde bilimadamlarının hala yakından incelediği Eski Mısır mimarisinde çok fazla kullanılmaktaydı. Mısır medeniyetinde “Homra” ismiyle Hindistan coğrafyasındaysa “Surki” olarak bilinen kireç, İlk Çağ’dan günümüze birçok yapının inşaatında kullanılmıştır. Bizans döneminde birçok Fresk(kireç harç ile hazırlanan sıva üzerine yapılan resimler) yapımında da kullanılan kireç, yapıların süslenmesinde de kullanılmış ve günümüzde en önemli sanat eserleri arasında gösterilen resimlerin günümüze ulaşmasını sağlamıştır.
20. yüzyıldan itibaren inşaat sektörü dışında da kullanılmaya başlayan kireç, kimya sanayinde ve tarım uygulamalarında kendine yer edinmiştir. Ziraatta 1900’lerin başından itibaren kullanılan kireç günümüzde tarım çalışmalarında eskiye nazaran çok daha az kullanılmaktadır. Modern toplumun kalabalıklaşan şehirlerinin en büyük gereksinimlerinden biri olan ulaşım alanında kullanılan kireç, asfalt yapımına katılan önemli maddelerden biri haline gelmiştir. Kısacası kireç binlerce yıldır inşaat sektöründen kimya sanayine birçok alanda insanoğluna hizmet etmiş ve gelecekte de farklı alanlarda fayda sağlama potansiyeli olan bir maddedir.