Kırım Savaşı nedir?
Osmanlı Devleti 19. Yüzyıla girerken gerilemeye çoktan başlamıştır. 1789 yılındaki Fransız İhtilali bu gerilemeyi hızlandırmıştır. Osmanlı devleti bünyesinde olan bir çok millet milliyetçilik akımının etkisi ile bağımsızlık hareketlerine girişmeye başladı. Özellikle Yunanlılar ve Sırplar bağımsızlıklarını ilan etmek için baş kaldırmışlardır.
Osmanlı Devleti ile Fransa , İngiltere ve Piyemonte Devletinin Rusya’ya karşı yürütmüş oldukları Kırım Savaşı görünüşte dinsel sebeplerden dolayı çıkmıştır.Gerçekte ise savaşa sebep olan gelişmelerin ardında Osmanlı Devleti’ni parçalamaya çalışan batılı devletlerin arasındaki anlaşmazlıklar yatmaktadır.
Rusya ile İngiltere Osmanlı Devleti’nin paylaşılması konusunda anlaşmazlığa düşünce Osmanlı Devleti’nin topraklarında yaşamakta olan Ortadoksların (Rumlar, Slavlar , Bulgarlar) öteden beri koruyuculuğunu üstlenmeye çalışan Rusya bu hakkı Osmanlı Devleti’ne resmen kabul ettirmek istemiştir. Rusya bir taraftan da Hıristiyanların Filistin’deki kutsal yerlerinin korunması problemi yüzünden Fransa ile anlaşmazlık içerisinde bulunuyordu. Osmanlı Devleti, İngiltere ve Fransa’nın desteğini alarak Rusya’nın isteklerini geri çevirince Rus ordusu Temmuz 1853 yılında Eflak ve Boğdan’a girmiştir. Buna karşılık Osmanlı Devleti de hazırlık yaptıktan sonra Ekim 1853’te Rusya’ya savaş ilan etti. Serdar-ı Ekrem Ömer Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Balkanlara inmeye çalışan Rus ordusunu bozguna uğratmayı başarmıştır. Doğu Anadolu’da toplanıp Kafkaslar’a doğru hareket geçen Abdülkerim Nadir Paşa komutasındaki bir başka Osmanlı ordusu ise yenilerek geri çekildi. Bu arada Rus donanması 30 Kasım 1853 tarihinde Sinop’a bir baskın yaparak limandaki Osmanlı filosunu batırdı.
Bu baskın ile boğazların tehlikeye düştüğüne ve savaşın giderek genişleme eğilimi içine girdiğine inanan İngiltere ve Fransa 27 Şubat 1854 yılında Rusya’dan Eflak ve Boğdan’ı boşaltmasını istediler. Bu istekleri geri çevrilince de Osmanlı Devleti ile bir ittifak antlaşması imzalayarak savaşa katıldılar. Rus ordusu da Tuna Irmağı’nı aşarak güneye yöneldi. 15 Mayıs 1854 tarihinde kuşattıkları Silistre’de şehri savunan Osmanlı birlikleri başarılı bir savunma savaşı verdi. Namık Kemal’in “ Vatan yahut Silistre” adlı oyunun konusunu oluşturan bu savunma ağır kayıplar veren Rus ordusunun 25 Haziran’da geri çekilmesi ile son bulmuştur. Eflak’ı da boşaltan Rus ordusun ardından Ömer Paşa 6 Ağustos’ta Bükreş’e girdi.
Fransa ve İngiltere Rusya’ya daha ağır bir darbe indirmek için deniz aşırı bir harekata girişmeye karar vererek 1854 eylül ayında Kırım’ın güneyine 60 bin kişilik bir Osmanlı birliğinin de katıldığı bu ordu 1854 yılı ekim ayında Sivastopol şehrini kuşatmıştır. Bir yıl süren birçok kanlı savaşta her iki taraf ağır kayıplar verdikten sonra müttefikler 1855 yılının eylül ayında Sivastopol şehrine girmişlerdir. Bu arada Rusların elde etmiş oldukları tek başarı Kars’ı ele geçirmeleri olmuştur. İki yıldan fazla süren savaştan sonra kesin bir sonuç alınamayacağı ortaya çıkınca her iki tarafta barış talebinde bulundu. Ve sonuç olarak 30 Mart 1856 tarihinde imzalanan Paris Antlaşması ile Kırım Savaşı son bulmuştur.
Siyasal anlamda Rusya’nın gerilemesine sebep olan bu savaş, İngiltere ve Fransa’yı ön plana çıkarmıştır. Osmanlı Devleti üzerindeki Rus baskısını azaltmıştır. İngiltere ve Fransa’nın etkisi daha çok artmıştır. Ve Islahat fermanı artan baskı neticesinde hazırlanmıştır. Bu yüzden Osmanlı devleti bir çok alanda değişiklik yapma yoluna girmiş. Gayri Müslimler birçok hak elde etmiştir. Osmanlı devleti İngiltere’ye borçlanmıştır.