Küflü yiyecekler yenir mi?
Mantarların büyük bir bölümünü oluşturan küflerin yüz bin türü bulunmaktadır. Hif adı verilen hortum biçimindeki ipliklerden yapılan küf mantarlarının kalınlıkları ise, milimetrenin yüzde biri kadardır. Bu kalınlık insanın saç teliyle kıyaslandığında, saç telinin on kat daha kalın olduğu söylenebilir. Küf mantarlarının çoğalması geniş bir şekilde dallanmış ağ şeklinde olur. Küflü besin maddelerinin üzerinde görülen kadifemsi kıvamda olan küf yeşili ağın rengidir. Bu yeşil rengi konidium denen spor keseleri oluşturur. Bunlar tüy kadar hafiftir. Çok az bir hava akımı olsa hemen hareketlenerek, çok uzun bir yol alabilirler. Fazla miktarda küflenmiş besinlere temas edilirse ya da küflü eşyalara dokunulursa, bu sporlar çevreye yeşil toz bulutu şeklinde yükselerek dağılır. Küf mantarları her yerde bulunabilmelerine rağmen, doğadaki denge buna engel olmaktadır.
Olgun meyvelerin yapılarında bulunan geniş hava delikleri nedeniyle zehirli maddelerin iç kısma nüfuz etmesi engellenir. Bu yüzden küflü bir elmanın bile, küflü olan kısımları kesilerek ayrılınca diğer kısımları yenebilir.
Küf mantarları kuru yerde üreyemez
Küf mantarları çoğalmak için oksijen, karbon ve yeteri kadar suya ihtiyaç duyar. Bu yüzden ekmek, gevrek gibi kuru besin maddelerinde ya da unun içinde mantarlar yaşayamaz. Fakat bunlar nemli bir yerde durursa küfler rahatlıkla oluşabilir. Buzdolabındaki besinlerin bile küflenmesi, küf mantarlarının soğuktan etkilenmediğini gösterir.
Genellikle küf mantarları bozulmuş besin maddelerinin yüzeylerinde yaşar. Bunların çeşitli lezzette olan peynir üretiminde kullanılan türleri olduğu gibi, insanlarda karaciğer hasarına, zehirlenmeye neden olan maddeleri üreten türleri de bulunmaktadır.
Ekmeğin küflü yerleri kesilince tüketilebilir
Ekmeğin içindeki hava delikleri içerde zehirli maddelerin yayılımını önlediği için, ekmekte olan küflü kısımlar kesilip atılarak tüketilebilir.
Şeftalinin küflenmesi içten olur
Şeftali meyvesinde küf içten gelmektedir. Küf mantarları henüz şeftali çiçek aşamasında olduğunda tohumun içine yerleşir. Bu yüzden şeftali küflü ise tüketmemek gerekir.
Doğadan bulunan yüz bin küf mantarından 120 tanesinin zehirli madde ürettiği bilinmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken konu, küf mantarlarının zehir ürettiği ya da üretmediğidir. Bu şekilde zehirli madde üreten küf mantarları bunu sadece çevre şartlarında sentezleyebildiğinden, her küflenen besin maddesini atmak doğru olmaz. Bu konuda kabul edilen sağlık prensibine göre ise, kendisi ya da hammaddesi küflenen malların bozuk olduğu ve bu nedenle imha edilmesi gerektiğidir.
Peynirlerdeki küf mantarları zararsızdır
Peynir çeşitlerinde olan beyaz ve mavi küfler ise sağlık açısından zararsızdır. Meyvenin kabuğu zedelendiğinde bölgede küf mantarları oluşur. Kabuktan gözle bakıldığında görünmeyen ince çatlaklar ve yarıklar küflerin oluşması için yeterlidir. Bu alandan mantar lifleri girerek meyvenin içine kadar nüfuz eder. Bu nedenle meyveler hasat edildiğinde küflenmemeleri ve çürümemeleri için özenli davranılmalıdır. Meyve kabuklarının zedelenmemesine dikkat edilmelidir. Şeftali ve kayısı için durum daha farklıdır. Bu meyvelerde mantarlar çiçeklenme döneminde olabilir ve çiçeklerdeki tohumların içine mantarlar yerleşir.
Penicillium expenum adındaki küf mantarı çekirdekli meyveleri, tohumları, domates ve bazı sebzeleri yumuşatır, ardından çürümelerine neden olur. Fusarium türü mantarlarda tahıllarda ve patateste gelişerek çürümelerine neden olur. Patateste mantarın zehirli maddeleri içine nüfuz etmediğinden, güzelce ayıklanarak, bozuk olan yerleri kesilerek kalan bölgeleri tüketilebilir.
Olgun sulu meyveler küflendiğinde tüketilmemelidir
Olgun armutlarda, sulu şeftali ve domateslerde ise durum daha farklıdır. Bu meyvelerde çürümüş küflenmiş yerler kesilse de, bu küf mantarlarının etkisini ortadan kaldırmaz. Mantarın üretmiş olduğu zehirli maddeler suyun içinde eriyebildiğinden, kolay bir şekilde meyvenin iç kısmına kadar inebilir. Elmaların olgun olanlarında ise, yüzeyinde bulunan büyük hava delikleri yüzünden küf mantarları iç kısmına kadar ulaşamaz. Bu yüzden elmanın küflü yerleri kesilerek kalan elma tüketilebilir. Aynı şekilde ekmekte de küflü yerler atılarak, kalan bölümler tüketilebilir.