Mevlana kimdir?
Asıl ismi Muhammet Celaleddin olan Mevlana, 1207 yılında doğmuştur. Efendimiz manasına gelen Mevlana, Anadolu demek olan Rumi imsilerini çok sonra almıştır. Doğum yeri, Afganistan’ın Belh kasabasıdır. Belh, o dönem kültür ve sanatın en ilerlediği yerlerden biridir.
Kültürlü ve iyi bir aileye sahip olan Mevlana’nın babaannesi bir Türk prensesi, babası ise “Alimlerin Sultanı” olarak adlandırılırdı. Bazı siyasi olaylar ve Moğal istilasından korktuklarından 1212 yılında Belh’den ayrılmışlar, Karaman’da Subaşı Emir Musa’nın medresesine yerleşmişlerdir. Mevlana 1225 yılında, Şerafeddin Lala’nın kızı Gevher hatun ile evlenmiştir. Bu evlilikten iki oğlu olmuştur. Eşini bir süre sonra kaybetmiş ve Kerra hatun ile evlenerek iki oğul, bir kız sahibi daha olmuştur. Anadolu’da o yıllar Selçuklu hükümdarlığı vardı. Konya, Selçukluların baş kenti aynı zamanda Anadolu’nun kültürel, dini açıdan en paralak yeriydi. Alaeddin Keykubat, Selçukluların hükümdarıydı ve Mevlana’nın babasını ailesi ile birlikte Konya’ya davet etmiştir.1228 yılında Konya’ya bütün aile olarak yerleşildi. Babası ölünce Mevlana, babasının tek varisi kabul edilmiş ve büyük bir ilim, din bilgini olarak çalışmalarına başlamıştır. Mevlana hayatı boyunca, pek çok kitap yazmıştır. Yakın arkadaşı olan Şems Tebrizi ile çok konuşma ve beytleri bulunmaktadır. Mevlana, ölüm gününü özgürlük ve doğuş günü olarak kabul etmiştir. O öldüğünde sevgiliye yani Allaha kavuşacaktır. Bu nedenle, ölüm için kullandığı Şeb-i Aruz kelimesi, düğün günü demektir. Yaşamı boyunca ”hamdım, piştim, yandım” kelimesini kullanmıştır. 1273 yılında vefat etmiştir.
Bu gün Dünyaca tanınan ve gel, ne olursan gel diye dünyaya ve barışa seslenen Mevlana, çok büyük bir hümanist, düşünür, din adamı ve şairdir. Bu gün bıraktığı eserlerden en büyüğü olan Mesnevi, pek çok dile çevrilmiş ve Dünya üzerinde bulunan her din, dilden insan tarafından okunmuştur.