Midhat Paşa kimdir?
Osmanlı Devleti’nde I. Meşrutyietin ilan edilmesinde son derece önemli bir rol oynayan Midhat Paşa Tanzimat döneminin en ünlü devlet adamlarından biridir.
1822 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Özle öğrenim gören Midhat Paşa 12 yaşında iken Divan-ı Hümayun kalemine girmiştir. Burada yetiştikten sonra çeşitli devlet dairelerinde katiplik yapmıştır. 1846 yılında divan katibi olarak ilk olarak Konya’da daha sonra Kastamonu’ya gitmiştir. 1849 yılında İstanbul’a dönünce daha yüksek görevlere atanmıştır. Çeşitli kurullarda görev almıştır. Sadrazam Kıbrıslı Mehmed Emin Paşa’nın güvenini kazanmıştır. 1861 yılında Onun tarafından paşalığa yükseltilerek Niş valiliğine atanmıştır. Bu görevde elde etmiş olduğu başarı sayesinde 1864 yılında yeni kurulmuş olan Tuna valiliğine atanmıştır. Burada Tanzimat döneminde yönetim alanında yapılan en köklü değişiklikleri başarıyla uygulamıştır.
Tarım, bayındırlık ve eğitim alanlarında önemli atılımlar gerçekleştirmiştir. 1868 yılında İstanbul’a çağrılarak yeni kurulmuş olan Şura’yı Devlet’in başkanlığına getirilmiştir. Tanzimat reformları ile alakalı yeni tüzük ve yönetmeliklerin hazırlanmasını üstlenmiştir. 1869-1871 yılları arasında Bağdat valiliği görevini yerine getirdikten sonra 1872 yılında sadrazam olmuştur. Ama padişah Abdülaziz ile anlaşmazlığa düştükten üç ay sonra sadrazamlıktan alınmıştır. 1873 yılında bir süre adliye nazırlığı görevini yaptı. 1873-1875 yılları arasında Selanik valiliğine atanmıştır. 1875 yılında yine kısa bir süre adliye nazırlığı yapmıştır.
1875-1876 yılları arasında Osmanlı Devleti büyük bir buhran yaşamakta idi. Dış borçlarını ödeyemez durma düşmüş, içte ise çeşitli huzursuzluklar hatta ayaklanmalar meydana gelmişti. Balkanlarda savaş belirtileri gözükmeye başlamıştı. Bu ortamda Sadrazam Mütercim Rüştü paşa, Şura’yı Devlet getirmiş olduğu Midhat paşa ve serasker Hüseyin Avni Paşa ile beraber harekete geçerek artık devlete zararlı olduklarına inandıkları Abdülaziz’i 30 Mayıs 1876 tarihinde tahttan indirip onun yerine V. Murat’ı padişah yapmışlardır. Bu olaydan birkaç gün sonra Abdülaziz intihar etmiştir. Abdülaziz2in tahttan indirilmesi üzerine Avrupa’da sürgünde bulunan aydınlar memlekete dönüş yaparak meşrutiyetin ilanı için Midhat paşa ile birlikte çalışmaya başlamışlardır. Ama yeni padişah V. Murat’ın ruh sağlığı yerinde olmadığından dolayı Midhat paşa ve arkadaşları meşrutiyeti ilan etme sözü almış oldukları II. Abdülhamit’i 31 Ağustos 1876 tarihinde padişah yapmışlardır.
II. Abdülhamit 17 Aralıkta Midhat Paşa’yı sadrazamlığa getirmiştir. 3 Aralık 1876 tarihinde kanuni esasiyi ve meşrutiyeti ilan etmiştir. Ama II. Abdülhamit Midhat Paşa’nın gücünden çekiniyor ve korkuyordu. Meşrutiyet rejimine de sıcak bakmıyordu. Bundan dolayı ilk olarak Midhat Paşa’nın yakın çevresinde bulunan Namık Kemal, Ziya Paşa gibi dönemin önde gelen aydınlarını tek tek birer görev ile İstanbul’dan uzaklaştırmıştır. 1877 yılının şubat ayında Midhat paşa’yı sadrazamlıktan alarak yurt dışına sürgüne göndermiştir. 1878 yılının sonlarında affedilen Midhat paşa önce Suriye, 1880 yılında da Aydın valiliğine atanmıştır. Ama II. Abdülhamit Midhat Paşa’nın gücünden hala çok çekiniyordu. Abdülaziz’in intihar etmeyip Midhat Paşa ve arkadaşları tarafından öldürüldüğü iddiası ile dava açtırmıştır.
İstanbul’da Yıldız sarayı bahçesinde kurulmuş olan bir çadırda yapılan yargılama neticesinde Midhat paşa ölüm cezasına çarptırılmıştır. Ancak II. Abdülhamit dış devletlerin baskısından dolayı cezayı ömür boyu hapse çevirtmiştir. Midahat paşa Taif’e gönderilmiştir. Bununla yetinmeyen II. Abdülhamit Midhat Paşa’yı 1884 yılında öldürtmüştür.