Newton neyi bulmuştur?
Bilim tarihinin tartışmasız en önemli isimlerinin başında gelen Isaac Newton, 17. yüzyılda doğmuş çok yönlü bir bilim insanıdır. Newton için bir bilim insanı tabirinin kullanılmasının en büyük nedeni çoğu insanın bildiği gibi sadece fizik bilimiyle ilgili değil matematikten astronomiye, felsefeden mekaniğe oldukça geniş bir alanda kapsamlı çalışmalar yapmış olmasıdır. Bilim tarihinin en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilen Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri(Philosophia Naturalis Principia Mathematica) isimli kitabı, günümüzde klasik mekaniğinin miladı olarak görülmektedir. Çoğu bilim tarihçisine göre Isaac Newton, bilinen medeniyet tarihinde büyük değişimlere neden olmuş ve sadece bilimsel alanda değil felsefi açıdan da birçok tabunun yıkılmasına sebep olmuş bir isimdir.
1687 yılında yayınlanan eseri Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri, kütle çekim ve bilhassa hareket kanunlarının dünya çapında kabul gören temellerini oluşturmuştur. Modern bilimlerin gelişim sürecinde birçok insan Newton’dan Önce ve Newton’dan Sonra gibi tabirler kullandığı gibi, bu önemli bilim insanının düşünceleriyle kocaman bir kapıyı aralaması sebebiyle felsefe tarihi açısından da yeni bir devir başlattığını söyleyenler bulunmaktadır. Newton’un eserinde kesin bir şekilde gözler önüne serdiği bilimsel gerçekler, uzayda belirli bir yörüngede dönen gezegenler ile dünyamızdaki bir cismin “aynı doğa yasalarına” tabii olduğudur.
Newton, gezegenlerin hareketleri üzerine yaptığı çalışmalarla bilim tarihinin bir diğer önemli ismi olan Johannes Kepler tarafından ortaya atılan gezegen hareket kanunları ile kütle çekimi kanunu arasındaki ilişkinin büyük bir tutarlılık gösterdiğini ortaya koymuştur. Yansıtmalı teleskobu geliştiren ilk isim olarak da bilinen Isaac Newton, astronom kimliği ile bu bilim dalının gelişmesine de çok büyük katkı sağlamıştır. Işık tayfları üzerine çalışmalar yapan Newton, beyaz ışığın prizmadan geçirildiğinde farklı renkler meydana getirdiğini fark ederek bu konuyla ilgili araştırmalar yapmıştır. Tartışmaya dahi yer vermeyecek biçimde bilim tarihinin en önemli ve etkili isimlerinden biri olan Isaac Newton, çok yönlü kişiliği ile gerçek bir bilim insanıdır.
Galileo’nun meşhur “deneycilik” yöntemini kendine örnek alan Isaac Newton, çalışmalarında doğayı anlamak için deney yapmayı temel esas olarak almıştır. Bilimin temeli olarak kabul edilen ve formal bilimlere dahil olmasına rağmen çoğu insana göre “bilimin gerçek yüzü olan” matematiğini neredeyse her alanında katkılar sağlayan Newton, yalnızca matematik bilimi üzerine yaptığı çalışmalarla dahi taktire şayan bir isimdir. Diferansiyel ve integral gibi modern matematiğin en mühim alanlarında kapsamlı araştırmalar yapan Newton, şüphesiz mekanik konusunda da büyük bir isimdir. Newton’ın belki de en etkili olduğu dal mekanik, kendisi ile özdeşleşmiş ve bazı araştırmacılar bu önemli isme “mekaniğin babası” şeklinde hitap etmiştir. Merkezkaç kuvveti, hareket yasaları, eylemsizlik, kütle ve ivme arasındaki ilişki, kütle çekimi gibi çok önemli konularda kendi adıyla anılan ilkeler bulmuştur.