Osmanlılarda şeyhülislamlık müessesinin önemi nedir?

Şeyhülislam dini konularda en yüksek derecede bilgi ve yetkiye sahip olan kimse demektir. Osmanlı Devleti’nde şeyhülislam dini konularda en büyük yetkiye sahip olan devlet görevlisiydi. Gerektiği zaman fetva yayınlayarak dini sorunlarla ilgili görüşlerini açıklardı. Bu fetvalar kanun niteliğindeydi. 1920 yılında Ankara’da kurulan Meclis Hükümetinde bu makam Şeriye ve Evkaf Vekaleti adıyla “Bakanlık” olarak yer aldı.
şşş
Osmanlı Devleti, köklü müesseselere sahip olduğundan dolayı altı yüzyıl uzun bir süre varlığını devam ettirmiştir. Bu müesseselerden biri olan Şeyhülislâmlık makamı, dini ve hukuki olarak en yüksek otoriteyi temsil etmiştir. Şeyhülislâm unvanı, 10. Yüzyılın ikinci yarısında Horasan bölgesinde ortaya çıkmıştır. Abdullah b. El-Mübarek (v. 797), Fahreddin er-Râzî ve Sadeddin et-Teftâzânî gibi âlimler Şeyhülislâm unvanıyla tanınmışlardır
Şeyhülislamlık 1424 yılında Molla Fenârî’ye bu unvanın verilmesiyle, son Osmanlı Şeyhülislâmı olan Medenî Nuri Efendi’nin 1922 yılında kabinesiyle birlikte istifa etmesi arasındaki 498 yıl boyunca devam etmiştir. Bu yıllar arasında 131 şeyhülislam 175 kez bu makama tayin edilmiştir. Ebu’s-Suûd Efendi 29 yılla en fazla; Memikzade Mustafa Efendi de 13 saatle en az şeyhülislamlık görevini yürüten kişilerdir. 131 şeyhülislamın sadece dokuz tanesi Türk asıllı değildir. Bunlar Arap, Boşnak, Gürcü, Çerkez, Arnavut’tur.

Şeyhülislamlar içinde yazarlar, bilginler, şairler, hattatlar, bestekarlar ve hukukçular bulunuyordu. Birçok şeyhülislam verdikleri fetvaları toplayarak hem İslamî ilimler, ve hem de Osmanlı hukuk tarihi bakımından son derece değerli eserler kaleme almışlardır.

Osmanlı Devleti’nde Şeyhülislâmlık makamının ne zaman kurulduğu hakkında kesin bir görüş bulunmamakla beraber, genel olarak ilk Şeyhülislâm’ın Sultan II. Murad zamanında bu makama tayin edilen Molla Fenârî olduğu kabul edilir. Bilhassa Zenbilli Ali Efendi, İbn-i Kemâl Paşa ve Ebussuûd Efendi zamanında Şeyhülislâmlık makamı daha fazla önem kazanmıştır. I. Selim zamanında Ahmed ibni Kemal Paşaya Müftî-yüs-sekaleyn (insan ve cinlere fetvâ veren) unvanı verilmiştir. Ebussuûd Efendi ile birlikte Rumeli Kadıaskerliği yapanların Şeyhülislâmlığa tayin edilmesi uygulaması başlamıştır. Şeyhülislâmlar önceleri hayat boyu görevde kalırken, Kanuni Sultan Süleyman devrinde ilk defa Çivizâde Mehmed Efendi padişah tarafından azledilmiştir. Şeyhülislâmların tayin ve azli hususu padişahın iradesine bağlı olan bir husustur.

Osmanlılar’da Şeyhülislam, ilmiye sınıfının kabul ediliyordu. Klasik Osmanlı devrinde devlet görevlileri kalemiye, seyfiye ve ilmiye olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. İlmiye sınıfı, günümüzün Adalet ve Milli Eğitim Bakanlıkları ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görevlerini yürütmüştür. Osmanlılarda şeyhülislam olmak hatta bunun ilk basamağı olan kadılık, müftülük ve müderrislik için bile, medreselerin en yükseğini bitirmiş olmak gerekirdi. Bu durum Osmanlının, şeyhülislamlığa verilen değeri göstermesi bakımından son derece önemlidir.

Devlet protokolünde padişah ve sadrazamdan sonra Şeyhülislâm gelmekteydi. Başta bayramlaşma merasimi olmak üzere bütün önemli merasimlere katılırdı. Padişahın devlet idaresiyle ilgili yönünü sadrazam, din işleriyle ilgili yönünü ise Şeyhülislâm temsil ederdi. Fatih Kanunnamesinde Şeyhülislâm’ın ulemanın serdarı olduğu ifade edilmektedir. Hezarfen Hüseyin Efendi’nin Telhîsü’l-Beyân fî Kavânîn-i Al-i Osman adlı eserinde ise Osmanlı Devleti’nin asıl dayanağı olan din sahasında yetkili sayıldığı için Şeyhülislâm’ın bazı hususlarda sadrazamdan bile üstün olduğu belirtilmektedir.

Şeyhülislâmın görevi, herhangi bir kişiden padişaha kadar kendisine sorulan meseleler ile ilgili fetva vermektir. Bu fetvalar, günlük hayattaki bir ibadetle alakalı olabileceği gibi padişahın tahttan indirilmesi ve katliyle ilgili bir konuda da olabilirdi. Bunun yanında, örfe dayalı olarak çıkarılan kanunnamelerin şeriata uygunluğu da yine Şeyhülislâmlar tarafından sağlanmıştır. Osmanlılarda hukukun uygulanmasını sağlayan kadılar en üst makam olarak Şeyhülislâmlığa bağlıdır.

Ebussuûd Efendi , Sun’ullah Efendi, Zenbilli Ali Efendi, Hoca-zâde Esad Efendi, Aziz Mahmud Hüdaî, Mirzâzâde Şeyh Mehmed Efendi, Ebülhayr Ahmed Efendi, Dürrî-zâde Mustafa Efendi, Mehmed Nuri Medenî Efendi Osmanlı devletinde görev yapmış olan önemli Şahsiyetlerdendir.

Cumhuriyetin ilanından kısa bir süre sonra 1924 yılında laiklik ilkesinin kabul edilmesiyle birlikte bu bakanlık kaldırıldı. Yerine Diyanet İşleri Başkanlığı kuruldu.

Bir Cevap Yazın