Paradoks nedir?
İlk bakışta insana kesin olarak doğru şekilde görülen herhangi bir ifadenin kendi içerisinde çelişkili olması ve insan mantığına ile sezgilerine ters düşmesi olarak tanımlanabilen paradoks, Türkçede “çelişki veya çatışkı” olarak da kullanılır. Ayrıca herhangi bir ifadenin ya da ifadeler topluluğunun öngörülenin tam tersi şeklinde sonuçlar vermesi yani kendi içinde çelişerek mantığı şaşırtacak derece haller alması da paradoks olarak adlandırılabilir ki, bu duruma Türkçede “absürt” de denmektedir. Birçok insanın doğumdan itibaren doğru kabul ettiği ve bilgi dağarcığının temelini oluşturan inanışlara aykırı olan düşünceler de yine paradoks kavramı içinde incelenebilir.
Avrupalı bilimadamları her alanda yaptığı gibi bu konuda da Eski Yunancaya başvurmuş ve Yunanca karşıt manasına gelen “paradoxus” bu tanıma isim vermiştir. Kökeni “paradoxe” sözcüğü olan bu kelime, zaman içerisinde farklı toplumlarca değişik bir biçimde söylenmiş ve Türkçeye de paradoks olarak geçmiştir. Eski Yunancadan önce Latinceye daha sonra da Hıristiyan rahipler aracılığı ile Avrupa coğrafyasına yayılan “paradoxus” kelimesi, 17. yüzyıldan itibaren Avrupalı düşünürler tarafından kullanılmaya başlanmıştır.
Paradoks kelimesi yakın geçmişe kadar Avrupa coğrafyasında “kabul gören tezlere ve düşüncelere karşı geliştirilen antitez ya da ifade” manasında kullanılsa da, günümüz felsefesinde daha geniş anlamlarda kullanılmaktadır. Paradoks ifadesi modern bilimin birçok dalında kullanılan ve bilimadamlarının tabiri caizse “içinden çıkamadığı” durumları özetleyen bir tanımdır. Astronomi, kuantum fiziği, matematik, istatistik ve şüphesiz felsefe gibi birçok bilim dalında kullanılan paradoks kelimesi, mantık önermelerinde de kendine yer bulmaktadır.(Paradoksal önerme; Kadınlar dedi ki, “tüm kadınlar yalancıdır.”)
Modern fiziğin mikro düzeyde inceleme yaptığı kuantum kuramında da çok sık ve birçok bilimadamına göre büyük bir çoğunlukla karşılaşılan paradoks kavramı; elektromanyetik yapıdaki dalgaların parçacık özelliği, parçacıklarınsa dalga özelliği göstermesi gibi durumlarda kullanılır. Ayrıca fizikte uzay-zaman ile ilgili yapılan çalışmalar geçmişe yolculuk yapan birisinin babasını öldürmesi durumunda kendisinin de doğamayacağını, o zaman doğmayan bir insanın cinayeti nasıl işleyeceğini sorusunu da bir paradoks olarak kabul eder.
Paradoks olarak kabul edilen bilimsel kavramlar üzerinde günümüze kadar yapılan açıklamalar insanoğlunun birçok yeni bilgi edinmesini sağlasa da, bazı konularda çok sınırlı bilgi sahibi olunması bu durumların gelecekte de “paradoks” olarak tanımlanmasına neden olacaktır.