Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi nedir?
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi; doğumdan gelen ya da sonradan edinilmiş olan , şekil ve fonksiyon bozukluklarının giderilmesine ve vücut imajının düzeltilmesine çalışan bir cerrahi alandır. “Plastik” sözcüğü , Yunanca “plasticos” tan gelen bir sözcüktür ve “şekillendirmek”, “bir kalıba uydurmak” manasını taşımaktadır. “Rekonstrüktif” ise Latin kökenli bir sözcük olup “yeniden yapmak” manasına gelmektedir.
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi; bütün vücut yüzeyinde meydana gelen her türlü cerrahi problemle ilgilenmektedir. Vücudun şekil ve fonksiyonlarını bozan durumalr doğumsal, travmatik ya da edinsel kaynaklı olabilir. Mesela, doğumdan kaynaklı yarık damak-dudak, yapışık parmak (sindaktili), vasküler kitleler travmatik olarak meydana gelmiş olan yanıklar, trafik kazalarına bağlı oluşan yüz yaralanmaları, çeşitli kesiler ve organ kopmaları; edinsel olarak meydana gelmiş olan çeşitli deri ve yumuşak doku tümörleri, kronik yaralar bu cerrahi dalının kapsamına girmektedir. Kemik, kıkırdak çatıdaki kayıplar, şekil bozuklukları, patolojik olaylar da plastik cerrahi dalının alanı içindedir. Bu cerrahi dalı klasik cerrahi yöntemlerin yanı sıra mikrocerrahi, lazer sistemleri, endoskopi ile çeşitli kimyasal ajan ve ilaçlardan yararlanmaktadır.
Hastalık, tümörler, kaza, ameliyat, yanıklar vb durumlar sonucunda vücutta çeşitli şekil bozuklukları veya doku-organ, işlev kayıpları olmaktadır. Bu kayıpların doğuştan da var olma durumu da söz konusu olmaktadır. Bu kayıplar insanın yaşayışını oldukça derinden etkilemektedir. Plastik ve rekonstrüktif cerrahi vücuttaki, doğuştan var olan veya sonradan edinilen doku, organ, işlev eksikliklerini onarmayı ve çok daha iyi duruma getirmeye çalışan bir cerrahi daldır. Eksikliklerin tamamlanması, yoklukların yerine getirilmesi, zayıflıkların güçlendirilmesine çalışılmaktadır. Plastik ve rekonstrüktif cerrahi, onarım ve yeniden yapma cerrahisidir.
Plastik Cerrahide onarım için temel kural ilk olarak en basit ve en az zarar verecek yöntemin seçilmesidir. Bir yaranın öncelikle onarılması düşünülür, eğer bir doku kaybı varsa greft yani deri yaması uygulaması yapılır. Bu yöntemin uygun olmadığı durumlarda flepler kullanılmalıdır. Flepler doku defektinin durumuna ve yerine göre lokal basit fleplerden kompozit fleplere doğru bir akış şeması içinde düşünülüp planlanmaktadır. Plastik cerrahide ana kural kaybolmuş dokulara en yakın olan dokuların kullanılarak onarım yapılmasıdır. Gerek plastik cerrahide ve gerekse estetik cerrahide öncelikle otolog dokular adı verilen kişinin kendinden alınan dokuların kullanılması daha uygundur. Örneğin geniş yanıklarda ilk olarak hastanın sağlam bölgelerinden alınmış deri greftleri tercih edilmelidir. Bu alanlar yetersizse ise diğer insanlardan veya kadavralardan alınan deriler ve hatta hayvanlardan elde edilen deriler kullanılabilir.
Plastik Cerrahi içinde bulunan yan dallar ise şunlardır:
1- Estetik (Kozmetik) Cerrahi: Hastanın daha estetik ve orantılı bir vücuda sahip olması için yapılan operasyonlardır. Vücudun burun, meme, karın gibi anatomik ve estetik ölçülere dayanarak daha mükemmel hale getirilir. Bu cerrahide yağ enjeksiyonlarından ve çeşitli implantlardan yararlanılmaktadır.
2- Maksillofasiyal Cerrahi: Yüz kemiklerinin her çeşit cerrahisi ile ilgilenen yan alandır. Yüz kemik kırıkları, tümörleri, ortognatik düzeltmeler diğer adıyla çenelerin ileri veya geriye alınması, doğumsal yüz yarıklarının düzeltilmesi bu yan alan içindedir.
3- Kraniofasiyal Cerrahi: Kafatası kemiklerindeki anormallikleri ve şekil bozukluklarını düzeltmekle uğraşır. Doğumdan sonra fark edilen kafatası şekil bozuklukları beyin gelişimini de olumsuz olarak etkileyeceğinden dolayı düzeltilmesi gerekmektedir.
4- Mikrocerrahi: Özel mikrocerrahi aletleri ile operasyon mikroskobu altında yapılmakta olan bir cerrahi türüdür. Kopmuş olan el, ayak ve diğer dokuların yeniden yerine dikilmesi (replantasyon) bu cerrahi yöntemiyle yapılmaktadır.
5- El Cerrahisi: Eldeki travmatik (kesikler, ezilmeler, kopmalar) defektlerin, şekil ve fonksiyon bozukluklarının düzeltilmesi, tendonların ve sinirlerin onarımı doğumsal bozuklukların düzeltilmesi, , el tümörleri, el yanıkları tedavisi el cerrahisi sayesinde yapılmaktadır.
6- Endoskobik cerrahi: Endoskop yardımı ile meme protezi yerleştirme, yüz ve alın gerilmesi, sinir ve damar cerrahileri mümkün hale gelmiştir. Doğumsal anomaliler, travma, hastalıklar ya da yanık sonucu yüz ve vücutta meydana gelen deformitelerin onarımını yapan cerrahidir.