Psikosomatik nedir?
İnsan hayatının iç dünyasındaki iniş çıkışların bedeni de etkilediği uzun zamandır bilinmekte, modern tıp bilimi de bu konuda oldukça kapsamlı araştırmalar yapmaktadır. Doğa bilimlerinin konusunun elle tutulur ve deneylerle ölçülebilir unsur olması, “ruh hali” olarak nitelendirilen psikolojik durumların vücut üzerinde yarattığı tesirin de tıbbın ilgi alanına girmesine neden olmuştur. Psikosomatik, modern tıp biliminde kişinin yaşadığı psikolojik süreçler sonucunda ortaya çıktığı düşünülen tüm hastalıklar için kullanılan genel bir isimdir. Yunanca ruh ile beden kelimelerinin birleşmesiyle oluşan psikosomatik tabiri, insanoğlunun ruhsal yapısının bedende ciddi hastalıklara neden olabileceğinin anlaşılması ve bu doğrultuda bu hastalıkların iyileştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmasıyla ortaya çıkmıştır. Çocukluk yıllarında dahi insanoğlunun psikolojik sorunlarının fiziksel bedende bir takım sorunlara neden olması mümkün. Nitekim modern tıbbın ilgilendiği ve çağımızın en önemli sorunlarından biri olarak nitelendirilen stresin insan bedeninde oldukça farklı hastalıklara neden olabildiği bilinmektedir.
Psikosomatik hastalıklar oldukça geniş bir yelpaze yayılmakta ve kökenin de psikolojik problemler olan tüm “fiziksel” hastalıklar psikosomatik olarak tanımlanabilmektedir. Kişinin psikolojisinin bozulmasıyla birlikte cilt yüzeyinde kaşıntı hissi oluşması ve kaşıma sonucunda da cilt yüzeyinde yaraların oluşması ya da yaşanan psikolojik sorunlar neticesinde saçların erken yaşta beyazlaması gibi problemler psikosomatik hastalıklardır. Bazen insanlar günlük hayatında oldukça farklı sebeplerden ötürü çok fazla sinirlenmekte ve bu sinir neticesinde de midelerinde kastıma yahut yanma hissedebilmektedir. Bu durum psikosomatik bir süreç olarak gelişmekte, kişinin midesinde yaşadığı sorunların temelinde psikolojisinin değişmesi yatıyor olabilmektedir. “Ruhsal sorunların bedenle özdeşleşerek fiziksel hastalıklara sebep olması”, tıp biliminin senelerdir birçok farklı alanda yapılan çalışmalarla araştırdığı bir konudur.
Yetişkin dışında ergenlik çağındaki gençler ve çocuklar arasında da yaygın olarak görülebilen psikosomatik hastalıklar, ruhsal dünyasında derin çelişkiler yaşayan gençlerin bu durum neticesinde çok çeşitli hastalıklarla karşı karşıya kalmasına sebep olabilir. Ergenlik çağındaki birçok gencin ortak sorunu olan sivilce probleminde hormonların ve beslenmenin etkisi büyük olsa da, gencin yaşadığı sivilce sorunun tetiklenmesine yaşadığı psikolojik problemlerin dahi sebep olması mümkün olabilir. Hislerin açığa istendiği gibi dile getirilememesi iç dünyada büyük bir buhrana neden olabilir ve bunun da neticesinde fiziksel bedende bir takım problemler baş gösterebilir. Bu süreç sonunda meydana gelen sorunlar genel olarak psikosomatik hastalıklara şeklinde tanımlansa da bu hastalıkların çok fazla olması ve tedavileri için birçok farklı konunun el alınmasını gerekmesi, doktorların çok kapsamlı incelemeler yapmasını gerektirebilmektedir. Zira psikosomatik hastalıklar yukarda “örnek” mahiyetinde verilen hastalıklar dışında çok daha kapsamlı sağlık sorunlarını da içermektedir…