Reklam yazarı ne iş yapar?
Reklam ajanslarında kreatif ekip içinde yer alan reklam yazarı, pazarlamacı kimliğiyle, reklamı yapılacak ürün için yaratıcı fikirler geliştiren ve ürettiği fikirler doğrultusunda sloganlar bulup, metinler hazırlayan kişidir.
En önemli meziyeti, stratejik ve yaratıcı düşünme yeteneklerini bir arada kullanabilmesidir.
Kelimelerle arası çok iyi olup ana diline üst düzeyde hakimdir. Dünya dili konumundaki İngilizceyi de bilir.
Reklam yazarını, genellikle sektörün dışındakiler klasik bir yazar gibi düşünürler. Ancak gerçekte durum bu değildir.
Öyle olsaydı her edebiyatçının aynı zamanda harika bir reklam yazarı olması gerekirdi ki, bu işi deneyen pek çok edebiyatçının başarısız olduğu bilinmektedir.
Reklam yazarı için “fikir üreticisi” demek en doğrusudur.
Reklamcılık bir nevi satıcılık olduğu için reklam yazarının amacı daima satışı gerçekleştirmektir. Bu nedenle fikirlerini stratejik düşünce kanalıyla şekillendirmek zorundadır. Hayal dünyasının geniş olması tabii ki gereklidir; ancak bir reklam yazarı hayalperest olmamalıdır. Yani yaratıcı işin satışları ne yönde etkileyebileceğini hep hesaba katarak ilerlemeli ve reklam kampanyalarını buna göre planlamalıdır.
Yazı yeteneği söz konusu olduğunda, reklam yazarının, konuşma dilini kağıda döker gibi kısa, akıcı, bilgilendirici ve inandırıcı metinler yazabilmesinden bahsedilir. Reklamcılıkta edebiyat yapmak yoktur. Reklam yazarının yazıyla ilişkisi, bulduğu fikir yani konsept dahilinde ürünün özelliklerinden bahsetmekten, faydayı sunmaktan öteye geçmez aslında. Onun için yazı, fikirden sonra gelir. Odak noktası, hedef kitleyi etkileyip satışa yöneltmek olduğundan, en ikna edici kelimeleri bulur ve gerektiği gibi kullanır.
Hazırlanan metnin konunun önüne geçmesi sakıncalı olduğundan mümkün olduğunca süslü, gösterişli anlatımlardan uzak durmaya çalışır. Çünkü ağdalı bir dille hazırlanmış metinler, yüz yüze satış yapan bir satıcının ürünü almanız için size faydalarından bahsetmek yerine duygularınızı sömürme yolunu seçmesine benzer ki, oldukça iticidir ve doğal olarak sonuç vermez.
Reklam yazarının, yıllarını bu işe vermiş kişiler tarafından “katlanmış satıcılık” olarak da tanımlanan reklamcılığın bel kemiğini oluşturan bir görevi yerine getirdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.