Serotonin sendromu nedir?
Serotonin sendromu santral sinir sistemin ve periferde olan serotonin reseptörlerinin fazla uyarılmasıyla gelişecek bir durumdur. Doktorunuzun önerdiği ilaçların dozlarının aşılmasıyla, vücudunuzda yüksek oranda serotoninin depolanmasıyla ortaya çıkmaktadır. Vücutta serotonini düzenlemek amacıyla alınacak olan ilaçlar ve diğer ilaçların birlikte kullanılması duru
munda serotonin düzeyleri karıştırılabilir. Rahatsızlık ilaçların yan etkisi diyebileceğimiz bir durumdur. Hafif şiddette olabileceği gibi, hayatı tehdit edebilecek düzeyde gelişme gösterebilir.
Serotonin sendromunun semptomları nelerdir?
Semptomlar arasında sayabileceğimiz kontrol dışı olan kas spazmları, ajitasyon, yüksek ateş, hipotami, aşırı terleme, karmaşa, hiperaktif özellikteki refleksler, titremeler, taşikardi gibi belirtiler gösterilebilir. Rahatsızlığın şiddetinin giderek artması halinde vücutta kas yıkımları meydana gelebilir. Kas yıkımları olduğunda, kaslardan çıkan mioglobin adlı toksik maddelerin neden olduğu rabdomiyoliz adı verilen böbrek hasarları meydana gelir. Bu şekilde etkilenen kişilerde, meydana gelen böbrek hasarları, ölüme kadar götürebilir. Serotonin sendromunun daha fazla şiddetli yaşanması halinde düzensiz kalp atışlarının olması, nöbetler ve bilinç kayıplarının görülmesi olasıdır. Bu durumlarda acil olarak doktora gidilmelidir.
Serotonin sendromu durumunda ne yapılmalıdır?
Bu durumda olan kişiler, mümkünse acil olarak buna sebep olan ilacı bırakmalıdır. Meydana gelmiş olan belirtileri doktora bildirerek, gerekenlerin yapılmasını sağlamalısınız. Bu rahatsızlığı teşhis edebilecek kesin bir laboratuvar testi bulunmamaktadır. Bunun kendine has bir tedavisi de yoktur. Hastanın yaşadığı durum, fiziki muayenesi ve meydana gelen belirtiler göz önüne alınıp teşhis konulmaktadır. Hastanın o ana kadar kullandığı tüm ilaçlar ve aldığı yiyecekler de sorgulanmalıdır. Meydana gelmiş olan semptomların gelişmesi tam olarak değerlendirilmelidir. İlaçların hemen kesilmesi ve gerekenlerin yapılmasıyla, genellikle 24 saat içerisinde semptomlarda gerileme yaşanmaktadır. Ancak kullanılan bazı ilaçların etki süresinin uzun olması ve yarılanma ömrünün uzun olması nedeniyle bu süre 48 saate kadar uzayabilir.