Şimşek ve yıldırım nedir?
“Şimşek”, bulut ile yer arasında ya da iki bulut arasında gerçekleşen elektrik boşalmasına bağlı olarak oluşan ışıktır. Kırık çizgi şeklinde gördüğümüz bu ışık, genelde gök gürültüsünden önce oluşur. Işığın hızı, sesin hızından çok daha fazla olduğu için patlama şeklinde oluşan gök gürültüsünü şimşek çakmasından sonra duyarız. Aslında, iki olayın eş zamanlı olduğu tahmin edilmektedir.
Şimşek ve gök gürültüsünden sonra yüksek güçte oluşan elektrik boşalmasına ise “yıldırım” denir. Yıldırım, bulut ile yer arasında oluşan en güçlü ve en tehlikeli şimşek türüdür. Bir insanın üstüne yıldırım düşmesi sonucunda ölümlerin oluşması kaçınılmazdır. Bu nedenle, yıldırım düştüğüne şahit olunmuşsa, kişinin ilk olarak hayatta olup olmadığı kontrol edilir. Kalp ve nabız kontrolü yapılır. Kalbi durmuşsa ve acil yardımın ulaşması zaman alacaksa, ilk yardım eğitimi almış biri tarafından, mümkünse bir sağlık görevlisi tarafından, kalp masajı ve suni teneffüs ile hastanın kalbinin yeninden çalışması için çaba harcanır.
Gök gürültülü bir havada, yıldırım tehklikesine karşılık, yeryüzünde sivri bir hedef oluşturmamak adına, açık alanda özellikle de elimizde şemsiye vb. bir eşya ile durmamalıyız. Kapalı bir mekana geçmemiz mümkün değilse, olduğumuz yerde eğilmeliyiz. Olabildiğince küçük bir hedef haline gelebilmek adına bir top misali kapanmalıyız. Kesinlikle böyle bir durumda yere uzanmamalıyız. Yine bir hedef teşkil eden, ağaç, elektrik direği gibi yüksek ve sivri yerlerin altına sığınmamalıyız. Su birikintilerinden uzak durmalıyız. Otomobiller ve binalar yıldırıma karşı en güvenli sığınaklardır. Otomobillerin ıslak tekerlekleri bir nevi topraklama görevi görerek içine sığpınan kişinin yıldırımdan korunmasını sağlar.
Yüksek binaların en üst noktasına, olası yıldırım tehlikesine karşılık “paratoner” adı verilen bir cihaz yerleştirilir. Bu cihaz, yıldırım ile boşalan elektriği toprağa ileterek, zararlı etkilerinden korunmayı sağlar.