Soğan nasıl yetiştirilir?
Botanik bilimciler tarafından hala Zambakgiller familyasının mı yoksa Soğangiller bitki familyasının mı üyesi olduğu hala tartışılan soğan Batı Asya kökenli bir bitki olmakla birlikte dünya üzerinde en çok ekilen sebzelerden de biridir. Ülkemiz her yıl 2 milyon tonun üzerinde kuru ve 200 bin tondan da fazla taze soğan üretmektedir. 2002 FAO verilerine göre dünyanın en büyük kuru soğan üreticisi 15 milyon tonla Çin’dir. Dünyada tüketilen toplam kuru soğanın neredeyse %30’unu üreten Çin’inin ardından ülkemiz dünyanın en büyük 4. kuru soğan üreticisi konumundadır. Soğan, köklerini gövdeden teker teker çıkaran ve çok nadir olarak dallanan bir bitkidir. Oldukça yoğun bir kök meydana getiren soğanın kökleri, türe de bağlı olarak toprağın 25-30 santim derinliklerine kadar uzanabilmektedir. Bazı türlerin köklerinin 50 santimden daha derine indiği de bilinmektedir.
Her ne kadar kuru soğanın anavatanı Batı Asya olarak gösterilse de, Doğu Akdeniz coğrafyasının da bitkinin anavatanı olduğuna dair görüşler bulunmaktadır. Bu nedenle genel olarak soğan bitkisinin gündüz saatlerinde sıcak ve kurak, geceleri ise tipik serin kara iklimini sevdiği söylenebilir. Ancak Doğu Akdeniz coğrafyasının klasik iklim özelliği olan yağışlı ilkbahar havası da soğan yetiştiriciliği için önemlidir. Gün uzunluğunun yeterli olması, toprak sıcaklığı ve ışıklanma gibi faktörler soğan kalitesini ve ürün miktarını ciddi derecede etkileyen faktörlerdir. 17-20 derece arasındaki sıcaklıklar soğanın gelişmesi için en ideal sıcaklık değerleridir. Gelişim döneminde sıcaklık kadar önemli olan ise yağıştır.
Baş bağlama olarak ifade edilen bitkinin gelişim sürecinin en önemli aşamalarından biri olan süreçte soğan, yaklaşık olarak 22-26 derece arasındaki sıcaklıklar ister. Soğanın baş bölümünün kuruduğu dönemde havanın nispeten kurak olması ürün kalitesini önemli ölçüde etkilemektedir. İdeal baş gelişiminin sağlanabilmesi için havanın kurak olmaması halinde olgunlaşan soğanlar hızlı bir biçimde tekrar kök geliştirmeye başlamaktadır. Soğan yetiştiriciliğinde dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konu da don ve gece gündüz sıcaklık farklarıdır. Bitkinin erken gelişim döneminde gece gündüz sıcaklıklarının çok fazla olması gövde yapısının zarar görmesine sebep olmaktadır. Son derece yoğun bir zar yapısına sahip olduğu için soğuk havalara oldukça dayanıklı olan soğan, -7-8 derece civarında donar.
Soğanın gelişim döneminde sıcaklıkların yavaş bir seyirle düşmesi halinde bitki gelişimini durdurmaktadır ancak bu sıcaklık düşüşünün don şeklinde aniden olması, bitkinin ciddi zarar görmesini sağlamaktadır. Soğan bitkisi aslında ne karasal iklim ne de tam Akdeniz iklimi için uygun bir bitkidir. İdeal gelişim için en uygun bölgeler, denizden karasal iklime geçişin yaşandığı coğrafyalardır. Bu nedenle soğanın tipik bir geçiş bölgesi bitkisi olduğu söylenebilir.