Sosyal sorumluluk nedir?
Devlet ve sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen projelerde her zaman adı geçen sosyal sorumluluk kavramı, gelecek nesilleri düşünerek atılan her tür adımdır. Sorumluluk kavramı; kişinin önce kendisi için sonrasında da diğer insanlar için yerine getirmesi gerekli olan “yükümlülükler” yani görevleri tanımlamak için kullanılır. Bu bağlamda düşünüldüğünde sosyal sorumluluk kavramı aslında sorumluluğun tanımında geçen bir ifadenin daha da genişletilmiş ve sadece belirli bir noktaya odaklanmış biçimidir. Bir başka değişle sorumluluk kavramı, zaten “sosyal” sorumluluk kavramını içinde barındırmaktadır. Zira “sorumluluk duymak” demek, kişinin kendisi kadar diğer insanlar için de bazı görevleri “zamanında ve kendisi için yapıyormuşçasına” yerine getirmesidir. Genel olarak sorumluluk tanımında bir “zorunluluk” durumu söz konusu iken, sosyal sorumluluk daha çok “toplum ve insanlık” adına yapılan eylemi kapsadığı için bu tarz bir zorunluluktan bahsedilmeyebilir.
Son derece geniş bir kavram olan sosyal sorumluluk; toplumda yer alan tüm örgütlerin “ortak yaşam idealleri” için kolektif bir biçimde çalışması, bu amaca hizmet eden projeler geliştirmesidir. Çevre sorunlarının çözülmesi için kamu kuruluşlarıyla birlikte hareket eden sivil toplum örgütleri, çevrenin korunmasını ve böylece gelecek nesillerin daha da temiz bir doğada yaşamasını sağlama amacını taşır. Sosyal sorumluluk projeleri çevrenin korunmasını amaçladığı gibi, dünya nüfusunun doğal kaynakları daha da verimli bir biçimde kullanması için de çalışmalar yapar. “Dünyanın daha yaşanabilir bir yer olması için” geliştirilen sosyal sorumluluk projeleri, mevcut sorunları çözmeye odaklanmanın yanı sıra gelecekte oluşabilecek sorunları da oluşmadan engelleme amacını taşır.
Gelecekte var olması muhtemel ya da günümüzde var olan ancak gelecekte etkileri artarak daha da fazla insanı etkileyecek olan sorunların bugünden önlenmesini sağlayacak eylemler, önlenmesi için projeler geliştirilmesi ve bu konuda insanların bilinçlendirilmesine dair tüm eylemler; sosyal sorumluluğun bir parçasıdır. Sivil toplum örgütleri ve kamu kuruluşlarının ortak çalışmalarına “özel sektörün” de destek vermesi, sosyal sorumluluğun toplum geneline yayılması için büyük önem taşır. Bir bütün halinde hareket edilmesi gereken ve eylemler birlik içinde yapıldığında daha da etkili olduğundan, sosyal sorumluluğun toplumun her kesimi tarafından önemsenmesi gerekmektedir. “Sağlık, çevre ve eğitim” üçgeni, sosyal sorumluluğun da temel konularıdır.
Sosyal sorumluluğun temel amaçları; sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, eğitimin herkes tarafından ulaşılabilir olması ve daha da kaliteli hale gelmesi, çevrenin korunması ve çevre bilincinin oluşturulmasıdır. Toplum bir araya gelerek “uyumlu bir biçimde çözüm üretmesi”, sosyal sorumluluk projelerinin de başarıya ulaşması manasına gelir. Sosyal adaletin sağlanması için geliştirilen tüm projeler de sosyal sorumluluğun bir parçasıdır. İnsanların sadece kendi çıkarlarını değil, toplumun ve insanlığın çıkarlarını da düşünmesi sosyal sorumluluk bilincinin oluştuğunu gösterecektir.