Sünnilik nedir?
Sünnilik İslam dininde Kuran’a ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed’in sünnetine yani sözlerine ve uygulamalarına sıkı sıkıya bağlılığı savunmakta olan mezheplerin genel adıdır. Sünniler inanç ve hukuk alanında sahabe’nin görüş, uygulama ve yorumlarına da son derece büyük önem vermektedirler.
Müslümanlar arasında ilk görüş ayrılıkları Hz. Muhammed’in 632 yılında vefat etmesinden sonra ortaya çıkmıştır. Halifelik konusunda odaklaşan bu ayrılık zaman içerisinde Müslümanları birbirleri ile çatışan topluluklar halinde bölmüştür. Özellikle Şam valisi Muaviye’nin 661 yılında halifeliği ele geçirmesi ile bölünme daha da artmıştır. İslam dini 661-750 tarihleri arasında Emeviler ve 750-1258 yılları arasında Abbasiler döneminde Kuzey Afrika ve Asya’da hızlı bir şekilde yayılmış ve pek çok kavim bu dine katıldıkça inanç ve uygulamalar alanında da farklı yorumlar ortaya çıkmıştır. Bir bölümü eski Yunan düşüncesinden bir bölümü de İslam öncesi inançlardan kaynaklanan bu yorumlar gittikçe yaygınlaşmaya başlamıştır. Dinin temel kaynaklarını bile tartışmaya açan bu gruplar karşısında Kuran’a ve sünnete bağlılığı savunanlar da bu yoldaki düşüncelerini sistemleştirerek yandaş toplamaya çalışmışlardır. İmam-ı azam olarak bilinen Ebu Hanife Numan bin Sabit’in 662-767 yılları arasında başlatmış olduğu bu çığır, İmam Malik, İmam Şafii ve İmam Ahmed bin Hanbeli ile büyük bir yaygınlık kazanmıştır.
Aralarında görüş ayrılıkları bulunmakla birlikte ortak bir temele sahip olan bu dört mezhep Sünnilik’in ana kollarını oluşturmaktadırlar. Bunların haricinde İmam Evzai ve İmam Sevri’nin kurmuş olduğu mezhepler ise fazla yaygınlık kazanamamış zaman içerisinde taraftarları diğer Sünni mezheplere katılmışlardır. Dört Sünni mezhebin dinin temel kaynaklarına bağlılık konusundaki görüşleri ve düşünceleri tamamen aynı sayılır. Farklılık daha çok bu kaynaklarda herhangi bir yanıt bulunmayan durumlarda icma-i ümmete , kıyas’a hangi ölçülerde başvurulması gerektiği konusundadır. Hanefi mezhebi cma-i ümmete kıyasa ve reye en çok yer veren Sünni mezheptir. Bu açıdan onu Şafii, Maliki ve Hanbeli mezhepleri izlemektedir.
Sünnilik kurucu imamların ismi ile anılan Hanefi, Maliki, Şafii ve Hanbeli mezheplerinden başka inanç alanında Eş’ari ve Maturidi mezhepleri ile temsil edilmektedir. İlk dört mezhep ( Hanefi, Maliki, Şafii ve Hanbeli) Sünniik’in inanç temellerini atmış olmakla birlikte daha ziyade hukuk sorunları ile meşgul olmakta idi. Eş’ari ile Maturidi ise çalışmalarını inanç konusunda yoğunlaştırmışlar. Sünnilik’in inanç alanındaki öğretisini bütünlüğü kavuşturmuşlardır. Şafiiler ve Malikiler ile Hanbeliler’in bir kısmı Eş’ari’ye Hanifiler de Maturdi’ye bağlıdırlar.
Bu mezhepler haricinde Sünnilik’te icma-i ümmete, kıyasa ve reye başvurulmasını kabul etmeyen her sorunun çözümünü Kuran’da sünnette,sahabe ve tabiunun görüş ve uygulamalarında arayan bir grup daha bulunmaktadır. Bunlar selefiyyun olarak adlandırılmışlardır. Bu düşünceye bağlı olanlar ortaya çıkan yeni sorunlara çözüm bulmakta yetersiz kalmış oldukları için taraftar kazanamadıkları görülmektedir. Hanbeli mezhebi selefiyyun anlayışına en yakın Sünni mezhep olarak tanınmaktadır.
Müslümanların büyük bir kısmı Sünni mezheplere bağlı bulunmaktadırlar.Hanefi mezhebi Türkiye, Irak, Suriye, Pakistan ve Hindistan’da yayılma imkanı bulmuştur. Rusya’da yaşayan Müslümanların bir çoğu da bu mezheptendir. Şafii mezhebi Mısır, Doğu Afrika, Güneydoğu Asya ve Endonezya’da yaygındır. Maliki mezhebi Tunus, Cezayir, Fas ve Orta Afrika’da Hanbeli mezhebi ise Suudi Arabistan’da yaygınlık kazanmıştır.