Trafik psikolojisi nedir?
Trafik psikolojisi insanların trafikte yaptığı davranışları ve bu davranışların altında olan psikolojik süreçleri inceleyen bir psikoloji alt dalıdır. Bu alanda özellikle sürücülerin davranışları ve zihinsel süreçleri bunun konusunu oluşturur. Bu zihinsel süreçlerde akıl yürütme, algılama, acı, sevgi, hatırlama, öfke, korku, saygı, kıskançlık, motivasyon ve stres gibi alanlar yer alır. Sürücülerin yapmış olduğu hangi davranışların kazalara neden olduğu ve bu davranışlar altındaki etkenlerin bilimsel açıdan açığa çıkarılmasını sağlamaya çalışır.
Trafik psikolojisinin amaçları
- Yaya ve sürücülerin trafikte yaptığı davranışların incelenmesi
- Trafik kazalarının ve kazaların olumsuz sonuçlarının engellenmesi ya da olumsuz etkilerin azaltılması
- Sürücülerin dikkati, algısı ve risk alması gibi davranışları hakkında gereken araştırmaların yapılması
Günümüzdeki teknolojik gelişmelere rağmen trafik kazaları insanlar arasında ölüm ve yaralanma oranları içinde en ön sıralarda yer alır. Trafik psikolojisi insan kavramının trafik kazalarındaki rolünü belirleme ve bununla kazalarda olan olumsuz sonuçları önlemek, kazaları azaltmak için çalışmalar yapar. Toplumda trafik kültürünün gelişimini sağlama, insanlarda güvenlik bilincini geliştirme hedefleri arasındadır. Bu konuda araç sürücüleri hedef kitle olarak belirlenir. Trafikteki en önemli unsurlar insan, araç ve çevre faktörlerinin tek tek ele alınıp, bunların arasındaki etkileşimi bu alanın incelemelerinde önemli yer tutmaktadır.
Trafik psikologlarının görev aldığı alanlar hangileridir?
Psikologlar kurslarda sürücü seçiminde, sürücü davranışını geliştirmek ve rehabilitasyon alanında, ergonomi, trafik güvenliğinin tanıtılması, bilinçlendirme için yapılacak kampanyalar, araçların ve alt yapının planlanması ve değerlendirilmesi, denetimciler için danışmanlık hizmeti, yasal düzenlemeler, karayolları projelerinde yer alan mühendislere verilen danışmanlık hizmeti, üniversitelerde trafik psikolojisi eğitimi verilmesi, bilirkişi olarak görev alma, trafikte yapılan davranış, tutum alanlarında kullanılacak ölçüm araçlarının geliştirilmesi gibi alanlarda görev alırlar. Trafik psikolojisi tüm dünyada önemli olduğu gibi ülkemizde trafik güvenliği gereksinimleri yüzünden kuramsal ve akademik düzeyde çalışmalardan önce uygulamalı alanda, psiko teknik değerlendirme olarak kendini gösterir.
Davranışlar dıştan ve içten gelen uyarıcılara gösterilen tepkidir. Uyarıcılar ise insanları etkileyebilen her şeydir. Trafikteyken kırmızı ışığın yanması, yeşil ışığın ve sarı yanması birer uyarıcıdır. Sürücü ışığı görüp daha sonra algılamaya başlar ve bu durumda ne yapması gerektiğini bilir. Durması gerektiğinde durur, geçmesi gerektiğinde geçer. Bu aşamaya gelindiğinde algılama önemli bir kavram olur. Kişinin bunu algılamaması halinde, yapması gerekli olan davranış ortaya çıkmaz. Kişide zihinsel süreçlerin sağlıklı olması halinde, gösterilen davranışlarda doğru tarafa yönlenir. Dışarıdaki ışıklar, levhalar gibi dış uyaranlar, ağrı, sızı, öfke, sevinç gibi iç uyarıcılarda trafikte sürücülerin davranışlarını etkilemektedir. Sürücüler ne kadar yüksek düşünce gücü ve algılamaya sahip olursa, iç ve dış uyarıcılara daha sağlıklı tepkiler verir. Bununla davranışları doğru olarak yönlenir.
Trafik psikolojisi alanı stres, öfke ve depresyon gibi olumsuz duygularda araç kullanımında etkilerini araştırır. Bundan başka olumlu duyguların trafiğin seyrine nasıl yansıdığını da inceler. Bunun sonucunda güvenli, olumlu, verimli ve demokratik bir trafik ortamının oluşması sağlanır. Sürücülerin algılaması arttırılmaya çalışılır ve kurallara uyacak şekilde araçları kullanmaları sağlanır. Sürücülerin psikolojik ve fiziksel olarak araç kullanmaya hazır olmalarına yardımcı olunur. Stresli bir zamanda olumsuz ruhsal etkenler nedeniyle kaza yapma riskinin azaltılabilmesi için, gerekli her türlü çalışma yapılır. Sürücülerin düşünce ve davranışlarının demokratik bir hale getirilmesi, onların kaza yapma olasılığını azaltacaktır.