Truva antik kenti nerededir?

Truva ( Troya) Antik Kenti Çanakkale merkeze bağlı İntepe beldesi Tevfikiye köyü yakınında, Çanakkale’ye 30 km uzaklıkta bulunmaktadır. Homeros’un yazdığı düşünülen ünlü İlyada Destanın da anlatılan Truva Savaşı’nın yapıldığı antik kenttir. Bu şehir M.Ö.3000’de kurulmuş, M.S. 500’e kadar da 3500 yıl kesintisiz olarak iskân edilmiş olan Troya sağlam bir kronoloji vermesi bakımından da son derece önemlidir.

İki kıta arasında ticaret yolu üzerinde bulunan bu antik tarihte birçok doğal afet ve savaşla karşılaşmıştır. Hisarlık Höyüğü’nde yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda 9 yerleşim evresinin varlığı tespit edilmiştir. Troya, Troia veya dilimizdeki şekliyle Truva 1996 yılında Milli Park statüsüne ancak sokulabilmiş olan antik kenttir. Buradan çıkarılan bir çok parça ise bugün Almanya ve Rusya’ya kadar dağılmıştır. Antik kent aynı zamanda 1998 yılından bu yana Dünya Miras Listesi’nde yer almaktadır.

Troya’da kazı çalışmaları yapan Schliemann 1873 yılında Troya Kralı Priamos’un hazinesini bulduğunu duyurduktan sonra bu şehrin ünü daha çok artmıştır. Dokuz kez yakılıp yıkılmış olan antik kent Troya, aynı yerde yeniden kurulmuş, böylece burada üst üste dokuz kültür tabakası oluşmuştur.

M.Ö. 3000-2500’lerde kurulan ve 90 metre çapındaki surla çevrili olan I.Troya yıkılınca üzerine M.Ö. 2500’lerde 110 metre çapında bir surla çevrili II.TYoya kenti kurulmuş ancak bu kentte M.Ö. 2200’lerde bir yangın neticesinde son bulmuştur. Daha sonra sırasıyla III., IV. ve V. Troya kentleri kurulmuş, bunlar da ancak M.Ö. 1800’lere kadar yaşamışlardır. II. Troya’dan sonra bu katlar fazla etkinliği olmayan katlardır. M.Ö. 1800-1275 yılları arasında yer alan VI. Troya bugün sağlam olarak görülen tabakadır. Kazıcılar bu katın bir deprem ile yıkıldığını, bunun üzerine Troyalıların şehirlerini hemen onardıklarını tespit etmişlerdir. VII. tabakası olarak adlandırılan şehrin tahta at hilesi ile ele geçirilen ve yakılıp yıkılan Priamos’un Troyası olduğu tespit edilmiştir. Homeros’un ünlü öyküsünün anlatıldığı savaş bu tabakada ispatlanmıştır. Akhalar’ın Troya’yı almak için başlattığı savaş dünyanın ilk doğu batı savaşı olarak tarihe geçmiştir. Akhalılar ile Truva halkı arasında yaklaşık 10 yıl boyunca süren Truva Savaşının sebebi, Truva Kralı Priamos un oğlu Paris’ in, Sparta Kralı Menelaos’un dünyalar güzeli karısı Helen’ i, Güzellik Tanrıçası Afrodit’ in yardımlarıyla Truva’ya kaçırmasıdır. Bunun üzerine Menelaos ve diğer yunan kralları yaptıkları antlaşma gereği birleşerek Truva’ya saldırırlar. Karialılar, Lyklalılar ve Karadeniz kıyısında bulunan Amazonlar gibi birçok Anadolu kavmi Troya’nın yanında savaşa girmişlerdir. Savaş boyunca her iki taraf birbirine üstünlük sağlayamayınca, Akhalılar Truvalılara çok kurnaz bir oyun oynar. Akhalıların en Kral Odysseus, bir tahta at yapma fikrini ortaya atar. Plana göre Akhalılar savaştan çekiliyor gibi gözüküp, geride çok büyük bir tahta at bırakırlar. Odysseus ve diğer seçkin komutanlar atın içine gizlenirken, diğerleri denize açılıp gemileri Bozcaada’nın hemen arkasına, Troyalıların onları göremeyeceği şekilde gizlerler. Planın yürümesi için, görevi tahta atın Truvanın surlarından içeri girmesini sağlamak olan bir Akhalı askerini atın yanında bırakırlar. Akhalıların çekildiğini gören Truvalılar, şaşkınlık içinde batı kapısının önünde bulunan dev tahta atın yanına giderler. Bu sırada ortaya çıkan Sinon adındaki Akhalı asker, ağlayıp, sızlanarak Yunanlılardan nefret ettiğini, onu Akhalıların geri dönüşleri için rüzgarın çıkması adına kurban seçtiklerini ve kendisinin kaçarak kurtulduğu yalanını söyler. Ancak barış özlemiyle yanıp tutuşan Truvalılar bu yalana inanır ve tahta atı içeri alırlar. Gece barış kutlamalarıyla coşan ve alkolün etkisiyle sızan Truvalılar, atın içindeki Akhalı Savaşçılar tarafından avlanırlar. Bu sırada Truva’nın surlarına yaklaşmış olan Akha Ordusunun takviyesiyle Truva Şehri tamamen harabeye dönüşür. Truva’nın baştan sona yakıldığı bu korkunç katliam sonrasında Menelous Helen’i alarak Yunanistan’a yelken açar.