Türk inkılabının özellikleri nelerdir?
1299 yılında Osman Bey’in bağımsızlığını ilan etmesiyle birlikte tarih sahnesindeki yerini alan tarihin en büyük devletlerinden biri olan Osmanlı Devleti kısa süre içinde çağının en güçlü devletlerinden bir olmuştur. Ancak, 17. asırdan beri batıdaki gelişmeleri takip edemeyen ve analiz edemeyen Osmanlı Devleti, batı karşısında gücünü kaybetmeye başlamıştır. 1789 yılındaki Fransız İhtilali ile dünyaya yayılmaya başlayan eşitlik, özgürlük, milliyetçilik, adalet, insan hakları, demokrasi ile sanayileşme ve sömürgecilik kavramları Osmanlıyı derinden etkilemiştir. Osmanlıların gerilemesinde en büyük etken bu olmuştur. 18. yüzyıldan itibaren toprak kayıplarını durdurmaya yönelik askeri, mali, idari ve eğitim konularda yenileşme çabaları da amacına ulaşamamıştır. Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşları’ndan da yenik çıkan Osmanlı Devleti tarih sahnesindeki yerini Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı bağımsızlık mücadelesi ile yeni Türk devletine bırakmıştır.
Mustafa Kemal’in liderliğinde Milli Mücadele ile birlikte başlayan Türk devriminin temelleri, ulusal bağımsızlığımızdan asla ödün vermeden, ulusal kimliğimizi koruyarak, ulusumuzu çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmak olmuştur. Türk inkılabı, tam anlamıyla bir diriliş milli bağımsızlık, milli egemenlik ve yenilik hareketidir. Dışarıda işgalcilere, içeride ise Sultan – Halifeye karşı mücadele edilmiştir.
Türk inkılabı doğu kültürünün yerine batı kültürünü kurmuş, modern zihniyeti egemen kılmış ve şeriat zihniyetinin yok ettiği milli şuuru, milletin ruhunda yeniden uyandırmıştır.Türk inkılabı, amaç, hazırlanış ve uygulama bakımından dünyadaki diğer inkılaplardan farklılık göstermektedir. Fikir açısından yapılan hazırlık, inkılabın temel kaynağını teşkil etmektedir.
Türk inkılabını diğer bir özelliği de pragmatik ve her türlü teorik ve ideolojik hazırlığın yokluğudur. Türk inkılabı planlanmamışken şartlar gereği birden bire ortaya çıkmıştır. Ve halkın ruhunu temsil etmektedir. Tek gayesi bağımsız bir devlet çatısı altında Türk milletinin yaşamasını sağlamak olan Mustafa Kemal kendisini mücadelenin içinde bulmuştur.
Çağdaşlaşmayı, var olmanın tek şartı gören Mustafa Kemal Atatürk, milli mücadelemizin kesin bir zaferle sonuçlanmasından sonra yeni Türk Devleti’ni, devlet yapısından, sosyal yaşama, eğitim, hukuk, kılık kıyafetten, yazı, ekonomi gibi hemen hemen her alanda çağdaş bir anlayışla yeniden kurmayı hedeflemiştir. Mustafa Kemal “ Yurdumuzu dünyanın en bayındır ve en uygar ülkeleri düzeyine çıkaracağız, milletimizi en geniş refah araç ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü çağdaş uygarlık düzeyi üstüne çıkaracağız.” sözleri ile gayesini açıkça ifade etmiştir.
19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak yeni bir Türk devleti kurma çalışmalaırnı başlatan Gazi Mustafa Kemal tüm halkın mimi egemenlik ve bağımsızlık şuurunun uyanmasını sağlamıştır. Türk inkılabının temel amacı yıkılmış olan Osmanlı İmparatorluğu yerine özgür ve bağımsız yeni ve çağdaş bir devlet kurmaktı.
1789 Fransız ve 1917 yılındaki Rus inkılaplarından daha farklı olarak Türk inkılabında, inkılabın hazırlığını yapanlar, fikri yönden olgunlaştıranlar ve onu başarıya götürenler aynı kişiler olmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, Türk inkılabının hem fikri hazırlığını yapmış ve hem de onu başarıya ve zafere ulaştırmıştır.
Türk inkılabı ile birlikte ulusal egemenlik ve ulusal bağımsızlık tam manasıyla gerçekleştirilmiştir. Bir taraftan yurdumuzu işgal etmiş olan düşman devletlere karşı bağımsızlık mücadelesi yapılırken, diğer taraftan saltanata karşı da ulusal egemenlik mücadelesi verilmiştir.
Türk inkılabı kültürel bir inkılaptır. Yalnızca yönetim biçiminin değişmesiyle sınırlı olmayıp, kültürel anlamda da batılaşmayı amaçlamıştır. Türk inkılabı bir halk hareketidir. Türk inkılabı, yalnızca küçük bir zümrenin, kendi çıkarlarını gözetmek için yaptığı bir inkılap değildir. Halkın her kesiminden insanların desteği ile gerçekleştirilmiştir.
Türk inkılabı demokratik bir inkılaptır. Kurtuluş savaşının başından itibaren bölgesel veya ulusal kongreler ve TBMM’nin açılmasından dolayı halkın birlikte hareket etmesi demokratik bir yöntem izlendiğini göstermektedir.
Türk inkılabı evrensel bir özelliğe sahiptir. Bundan dolayı bağımsızlığını sonradan kazanan birçok ulusa model olmuştur.
Türk inkılabı önceden tasarlanmış bir plan ya da belge üzerinde yapılmamış, tamamen ihtiyaçlar ile birlikte ortaya çıkmış ve başarıya ulaşmıştır . Türk inkılapları uyum içinde varlığını sürdüren düşünce ve ilkelerden oluşan bir bütündür. Milli bir özelliğe sahip düşünce sistemleridir. Türk inkılapları her zaman kendini yenilemeye ve geliştirmeye açık niteliktedir. Yabancı ülkelerden hiçbir şekilde örnek alınmamışlardır.
Yeni Türk Devleti’nde yapılan inkılapları; siyasi alanda, hukuk alanında, eğitim ve kültür alanında, sosyal alanda ve ekonomi ve sağlık alanında olmak üzere hemen hemen her alanda bir değişimi göstermektedir.