Yanardağ patlaması nedir?
Bilinen insanlık tarihi boyunca en çok korkulan doğal afetlerin başında gelen yanardağ patlamaları, jeolojik kaynaklı doğal afetler grubunda yer alan ve yerkürenin iç kısmında bulunan magmanın dışarı çıkmasına neden olacak kadar kuvvetli felaketlerdir. Dünyanın iç kısımlarında yer alan yüksek basınç, kaya tabakalarının muazzam derecelere kadar ısınmasına ve bunun da bir sonucu olarak eriyerek magmaya dönüşmesine neden olur. Yanardağlar ya da diğer adıyla volkanlar da bu magmanın yeryüzüne fışkırmasıyla şekillenen coğrafi yer şekilleridir.
Güneş Sistemi içerisinde yer alan birçok gezegende de gözlemlenen yanardağlar, aktif olma hallerine göre sınıflandırılır. Dünyamızda yer alan yanardağlar püskürttükleri magmanın içinde bulunan kimyasal maddelere göre farklı şekillere sahip olur ve bu durum yanardağ patlaması esnasında etrafa saçılan magma oranını belirler. Kalkan olarak adlandırılan yanardağ tipi yüksek miktarda lav püskürttüğü gibi, bu lavın çok akışkan olması oldukça geniş bir çevrenin etkilenmesine neden olur.
Volkanik Koniler olarak adlandırılan yanardağların patlamasındaysa, yanardağın ağzında daha önceden biriken küçük kaya parçaları yüksek basınç nedeniyle çok hızlı bir biçimde etrafa saçıldığından, koni tipli yanardağ patlamalarında çevre lav dışında kayalardan da büyük oranda etkilenir. Japonya’daki meşhur Fuji Yanardağı’nın da aralarında bulunduğu Kompozit sınıflı yanardağlar patladığında geniş bir alana hem çok sıcak ve akışkan lav hem de kaya parçaları püskürtürler.
Genel olarak tüm yanardağ tiplerinin patlaması sonucu oldukça büyük ölçekli bir yıkım söz konusu olduğu halde “Süper Yanardağlar” olarak adlandırılan volkan tipleri, insanoğlunun dünya üzerinde görebileceği en büyük ve yıkım gücü en yüksek yanardağ patlamalarını gerçekleştirebilir. Bir kilometreden daha geniş çanaklara sahip olabilen bu yanardağlar patladığında iklim değişikliklerine neden olabileceği gibi, açığa çıkan enerji nedeniyle oluşan sismik aktivite kıtaların şekil değiştirmesini dahi sağlayabilir.
Süper Yanardağlara örnek olarak Toba Gölü ve Yellowstone Milli Parkı örnek gösterilse de aslında bu tür bir yanardağ patlamasını gören ve sağ kalan herhangi bir insan bulunmadığından kesin bir tanımlama yapmak da mümkün değildir. Tektonik plakalarda yer alan Süper Yanardağlar patladıklarında kıtasal hareketlilik yaratabilecekleri gibi atmosferde çok ciddi değişimlere neden olarak, başta insanlar olmak üzere dünya üzerinde tüm yaşamı derinden etkileyebilme potansiyeline sahiptir.