Yapay zeka nedir?

İnsanın düşünce sistematiğini inceleyerek elde ettiği analiz sonuçlarına göre “benzer” yapay önergeler geliştiren bilgisayar sistemleri, kısaca yapay zeka olarak tanımlanabilir. Programlanmış bir bilgisayarın düşünce biçimi ile birlikte anılan yapay zeka kavramı, bu aşamada kendi içinde çelişen bir paradoksa da dönüşebilir. Zira tüm bilgisayarlar bir insan tarafından programlandığından, bu tür bir program ile yapay şekilde düşünen bilgisayar da yine program dahilinde ve belirli parametrelere göre karar alacaktır. Ancak günümüze dek sorulan bu sorular modern teknoloji sayesinde birer birer cevaplanmakta ve “insan zekasından tamamen bağımsız” bir şekilde gelişebilecek yapay zekanın oluşabileceği yönünde görüşler bildirilmektedir.

Bilim insanlarının yapay zekaya yönelik yeni girişimlerde bulunmasının en büyük nedeni, bizzat insanın kendi doğasıdır. Zira binlerce yıl önce işlerini halletmek için alet kullanmayı öğrenen insanoğlu modern teknolojinin hakim olduğu çağda da kendi işlerini bilgisayarlara yaptırmak istemektedir. Bu aşamada günlük işlerin “kendiliğinden” halledilmesini sağlayacak bilgisayarların da kendi kendine çalışabilmesi yani yapay bir zekaya sahip olabilmesi, insanoğlunun dünya üzerindeki yaşam süresi boyunca geliştireceği en büyük eser olarak yorumlanmaktadır. Ancak bu görüşün tamamen karşısında yer alan sosyologlar ve felsefecilerin de olduğu unutulmamalıdır.

İnsanoğlu dünya üzerindeki yaşamına başladığı dönemden bu yana sürekli olarak içinde yaşadığı dünyayı ve evreni anlama çabasında olmuştur. Antik Yunanlı filozofların evrenle ilgili temel düşünce yapılarını geliştirmesinden bu yana insanların en büyük hayali, evreni anlama yolculuğunda kendisine yardımcı olabilecek ve belki de kendinden daha akıllı bir zeka formunu geliştirmektedir. Bu hayal peşinde giden insanoğlu 20. yüzyılın başından itibaren emekleme sürecine giren bilgisayar teknolojisini ilk olarak basit matematik işlemlerini çözmede kullanmıştır. Modern bilim kurgu edebiyatının dünya çapında en önemli kişiliklerinden biri olan Karel Capek’in eserleri ile insanların ilgisini çeken yapay zeka kavramı, Isaac Asimov gibi bilim insanlarının dahi bu konu üzerinde araştırma yapmasına neden olmuştur.

Karel Capek tarafından kaleme alınan R.U.R. isimli tiyatro oyununda yapay zekaya sahip olan bilgisayarlar yer almış ve insanoğlunun bu tür bir ortamda ne tip sorunlarla karşı karşıya kalabileceği işlenmiştir. Bu dönemde dahi yapay zekanın tamamen insanoğlundan bağımsız bir biçimde düşünebileceği ön görülmüştür. Bilgisayar bilimiyle aynı geçmişe sahip olan yapa zeka kavramı, “algoritma” kullanımı ile bilgisayarların temel görevlerinden biri olarak görülmüştür. Günümüzdeyse bilimadamları sibernetik bir bakış açısı ile yapay zeka kavramına yaklaşmakta ve sembolik bir insan beyninin bilgisayar ortamında yaratılabileceğini düşünmektedir.

Rahnansaika

Bir Cevap Yazın