Zeytin nasıl yetiştirilir?
Zeytin ağacının büyümesi ve gelişmesinde; iklim faktörlerinin, toprak yapısının ve arazinin durumunun etkisi büyüktür.İklim faktörleri içinde en önemli etken sıcaklık ve yağıştır. Zeytin ağacı ışığı seven bir ağaç olduğundan dolayı güneşe maruz olan alanlarda çok daha iyi gelişme göstermektedir.
Ülkemizdeki zeytinlik alanların % 75’e yakını meyilli arazilerde, geri kalan kısmı % 25’i az meyilli arazilerdedir.Zeytinin yayılmasını sınırlayan en önemli faktör sıcaklıktır. Zeytin ağacı, -7°C’den aşağı sıcaklıkta, soğuğun şiddeti, süresi, ağacın gelişme durumu, yaşı vb. şartlarda zarar görebilen bir ağaçtır.
Zeytin ağacı genel olarak ılıman iklimlerden hoşlanan bir ağaçtır. Sıcaklığın -7 °C’den, yıllık yağışın da 400 mm.’den aşağı düştüğü bölgelerde zeytincilik yapılması mümkün değildir. Zeytin yetiştirilen yerlerde yıllık sıcaklık ortalamasının 15°- 20 °C arasında olması gerekmektedir. Sıcaklığın düşük olması zeytin ağacı için olumsuz bir durumdur. Maksimum sıcaklık 40 °C’ye kadar yükseldiğinde sulama yapmak koşulu ile zeytin ağacı bu sıcaklığa dayanabilir. Zeytin ağacı –7 °C’den daha düşük sıcaklıklara maruz kaldığı zaman, soğuğun şiddetine göre gözlerden başlamak üzere köke doğru kurumalar başlamaktadır. Mayıs – Haziran aylarında normalin üstündeki sıcaklık artışlarında yapraklardaki terleme de artacağından dolayı yapraklarda pörsümeler görülmektedir.İlkbahardaki aşırı sıcaklıklar, döllenmeyi etkilediğinden dolayı meyve tutmaz. Kış aylarında havalar erken ısınırsa zeytin ağaçları erken uyanır ve havaların tekrar soğumasıyla ağaçlar büyük zarar görür. Bu hassas olan bütün meyve ağaçları için geçerli olan bir durumdur.
Zeytin ağacının her ne kadar kuraklığa dayanıklı olduğu söylense de yıllık yağış isteği 600-800 mm’dir. Zeytinciliğin yapıldığı bölgelerde kışın ve ilkbahar aylarında yağan yağmur toprak tarafından depo edilerek zeytin ağaçlarının su ihtiyaçlarını otomatik olarak karşılar, çiçeklenmesini ve meyve tutum oranını artırdığı gibi haziran dökümünü de azaltır. Zeytin meyvesinin daha iri ve daha kaliteli olması için yaz aylarında suya ihtiyaç vardır. Bu dönemde ağacın yağışlarla karşılanamayan su ihtiyacı sulama ile karşılanmak zorundadır. Sulama yapılmazsa ürün kalitesiz olur ve verimde düşer.
Zeytin ağacı diğer meyve ağaçlarına göre toprak istekleri bakımından çok fazla seçici bir ağaç değildir. Genel olarak diğer ürünlerin yetiştirilemediği ekstrem koşullarda kolaylıkla yetişebilen bir bitkidir. Ülkemizde zeytin yetiştiriciliği; toprak; kireç içeriği düşükten aşırıya, hafif bünyeliden ağır bünyeliye, pH’sı hafif asitten ekstrem alkaliye, organik madde ve besin elementleri içerikleri ise düşükten yükseğe kadar değişen topraklarda yapılmaktadır. Toprağın fiziksel özellikleri son derece önemlidir.
Zeytin yetiştiriciliği için uygun arazi belirlendikten sonra toprak derin bir şekilde işlenmelidir. Bahçe kurulacak arazi meyilli ise toprak erozyonunu önleme ve yağışlardan yeteri derecede yararlanabilmesi için teraslama yapılmaktadır. Zeytinlik tesisi için toprak hazırlığı tamamlandıktan sonra amaca uygun çeşitler; siyah ve yeşil sofralık toprak ve iklim şartlarına uygun olarak seçilmelidir. İkinci olarak, özellikle toprak ve iklim yönünden bölgelere çok iyi uyum sağlayan çeşitler seçilirse, iklim şartlarının sebep olduğu olumsuzluklar or¬tadan kaldırılmış olur. Örneğin Memecik, İzmir sofralık çeşitleri nispeten kuraklığa daha dayanıklı, Ayvalık zeytin çeşidi ise çok daha hassastır. Gemlik, Domat, ve Memecik çeşitleri soğuğa dayanıklıdır.
Zeytin dikilmesi planlanan bütün arazilerin toprak tahlili yapılmalıdır. Analizler gübreleme ve ilaçlama maliyetini düşürür. Toprak tınlı, killi-tınlı, kireç %5-15 aralığında, organik madde %2-3 oranlarında, tuzluluk ise en fazla % 5 mchos/cm ve ph seviyesi 6-8 olmalıdır. Taban suyu seviyesinin zeytin için uygun olup olmadığı araştırılmalı ve taban suyu 1m’den daha yakın olmamalıdır. İleriki dönemlerde ağaçların tam ürüne yatacağı zaman taban suyu yüzünden kuruması istenilmeyen bir durumdur. Bu seviyeye yakın olan topraklarda mutlaka drenaj yapılmalıdır.
Zeytin ağaçlarının kök yapılarının iyi oluşabilmesi için toprak hazırlığı büyük bir öneme sahiptir. Bahçe kurulacak arazide büyük taşlar temizlenmeli, daha sonra derin bir şekilde işlenerek sürüm yapılarak kök gelişmesine imkan sağlanmalıdır .
Zeytinlik tesis edilirken iki fidan arasındaki mesafenin belirlenmesinde; toprak yapısı, iklim şartları, ağacın oluşturacağı taç büyüklüğü ile zeytin çeşidi mutlaka dikkate alınmalıdır. Zeytin bahçelerinde dikdörtgen, kare, üçgen ve kontr (tesviye eğrilerine göre) dikim yapılmaktadır. Bu dikim şekilleri arazinin durumuna göre belirlenmektedir.
Zeytinlik kurulacak arazi belirlendikten sonra: fidanların dikileceği yerler işaret kazıklarıyla işaretlenir. Dikim tahtası ile işaretleme yapıldıktan sonra ortadaki işaret çubuğu dikim çukurunun merkezi olmak üzere 80 x 80 cm genişliğinde çukur açılır. Üst kısımdan çıkan toprak bir tarafa, alt kısımdan çıkan toprak da diğer tarafa konur. Fidanlar kesinlikle susuz bırakılmamalıdır. İklim şartlarına göre fidanın su isteği, sıklık derecesi farklılık göstermektedir. Dikimden önce bölgede don meydana gelirse fidanlar sık sık sulanmalıdır.
Fidanın gelişmesi için ilk iki yıl çok iyi bakılmalıdır. Bu dönemde 15-20 cm aralıklarla düzgün dağılım gösteren üç dal bırakılarak şekillendirilmelidir. Zeytin ağacının gençlik döneminde hafif budamalar tercih edilmeli, esas budama mahsul döneminde başlatılmalıdır.
Kaliteli sofralık zeytin ve zeytin¬yağı elde etmenin en önemli adımlarından biri de hastalık ve zararlılarla mücadele etmektir. Tüm sert çekirdekli meyve ağaçla¬rında olduğu gibi, zeytin ağaçlarında yılda bir defa, Şubat ayında (sürgün vermeden önce) bordo bulamacı atılmalıdır. Bu ilaçlama zeytin ağcının hastalık ve zararlılara karşı direncini arttırırken aynı zamanda halkalı leke ve dal kanseriyle mücadele edilmesini sağlar. Zeytin sineği, zeytin güvesi, zeytin kabuklu ve pamuklu biti en önemli zararlılardır.
Yeşil sofralık zeytinlerde meyveler zeytin yeşili renginden sarı renge döndüğü zaman toplan-malıdır. Bu dönemde daneler normal iriliğe erişmiş ve daha elastik bir görünüm kazanmıştır. Siyah sofralık zeytinlerde ise kararma kabuktan meyve etine geçmiş ve dane normal iriliğe erişmiş olmalıdır. Yağlık zeytinlerde ise ağaçta yeşil meyve kalmadığı zaman, kabuk etten kolay bir şekilde ayrıldığında, iki parmak arasında sıkılan meyvenin çekirdeğinin kolaylıkla ayrılması pratik işaretler olarak kabul edilmektedir.